Yıldız Olmak

Daha önceki yazılarımdan bazılarında da bahsetmiştim, evrenin özü karanlıktır diye. Gerçekten evren karanlık olup, evreni aydınlatan şeyler de yıldızlardır. Evrendeki her yıldız kendi hacminin yansımaları kadar ışık yayar ve çevresini aydınlatır. Tıpkı yeryüzündeki yıldız sıfatını almış insanlar gibi. İnsanlar da doğduklarında aynı evren gibi karanlık bir varlıktır. Ancak beyincikleriyle hareket edebilen ve içgüdüleriyle yaşamaya çalışan varlıklardır. Önce annesini emmeyi öğrenir yaşayabilmek için. Bu içgüdüsel davranış zamanla diğerlerini de getirir. Büyümeye başladıkça kendisi ile birlikte büyümeye ve gelişmeye başlayan beynini kullanmaya başlar ve beyincik sadece refleks dediğimiz içgüdüsel alışkanlıklarını sürdürür. Beynini kullanmaya başlaması da eğitimle birlikte olur. Okuma ve yazmayı öğrendikten sonra gerek aile içinde gerekse okulda öğrenmeye ve öğrendiklerini analiz etmeye ve sonunda fuzuli reflekslerinden kurtulup beynini rasyonel olarak kullanmaya ve aklını devreye sokmaya başlar.

İnsan, öğrendikçe öğrenmeyi seven ve öğrendikçe batıldan ve bağnazlıktan kurtulan ender canlıların başında gelir. Zira beynini kullanmaya başlamış ve aklını da devreye sokmuştur artık. Bu tür insanlar insanlığın gelişiminde önemli roller üstlenmiş ve karanlıktan kurtularak etraflarına ışık saçmaya başlamışlardır. Öğrenen her insan bağnazlıktan kurtulup olumlu bilime yönelir ve ışık saçan yıldızlara dönüşmeye başlar.

Bu durumu yaşantımızın her evresinde ve her alanında görmek mümkündür. Birbirinden güzel sesli birçok insan vardır yeryüzünde. Ama hepsi bir yıldız olamaz. Yıldız olabilmek için belki de birçok özelliğin aynı anda aynı kişide toplanıyor olması gerekmektedir. Ya da yıldız vasıflarına sahip bilgi ve karakter düzeylerinde de olmak gerektiği gibi. Yoksa her sesi güzel olan yıldız olabilseydi dünya yıldızlardan geçilmez olurdu.

Sadece ses güzelliği ile değil, birçok görsel aktivite içinde de yıldız olabilmek çok önemlidir. Neredeyse her hafta bir filmin çekildiği dünya sinemasında kaç tane yıldız diyebileceğimiz insan vardır? Ha, çok aktör ve aktris vardır ama içlerinden birkaç tanesi yıldız olur. Aynı şeyi dünyanın en çok izlenen ve en çok taraftarı olan Futbol için de söylemek mümkündür. Belki yüz binlerce ya da milyonlarca futbolcu vardır. Ama bir Pele, bir Maradona. bir Messi veya bir Ronaldo bir elin parmakları kadar azdır. Her iyi futbol oynayanın yıldız olamadığı gibi her yıldız da yıldız olarak kalamayabilir. Gökteki ömrünü tamamlayıp kayan yıldızlar gibi kayıp gidenleri de çok görmüştür bu gözler.

Bu gün anlatmaya çalıştığım, yıldız olabilmek ve yıldız kalabilmektir. Evrendeki yıldızların nasıl oluştuğu ve ne kadar yıldız olarak kaldıkları asla aklımın erdiği bir konu değildir. Ayrıca, çok düşündüğümde bir müddet sonra dalıp gittiğim bir husustur. Aklımın sınırlarını tüketmek yerine aklımın erebildiği dünya üzerindeki yıldız diyebildiklerimizi yazmak istedim. Sinema, futbol, müzik ve tiyatro, Edebiyat ve birçok konuda yıldız olabilmek için öncelikle doğuştan bir yeteneğin olması gerektiğine ve sonra da bu yeteneğin eğitimle birlikte geliştirilmesi gerektiğine inanırım. Ama sadece bunlar da yetmez yıldız olabilmek için. Biraz şans ve biraz da çaba gerektirir. Ne kadar yetenekli olursanız olun keşfedilemediğiniz sürece kendi içinizde kalırsınız. Ama keşfedilmek de yetmeyecektir yıldız olmaya. Yıldız olabilecek bir karaktere sahip olunması mutlaka gerekir.

Yıldız olabilmenin en önemli koşulu ise etrafınıza iyi örnek olabilmek ve adınızdaki gibi etrafınıza ışık saçabilmektir. Bu konuda dünya üzerinde birçok örnek vermek mümkündür. Ama her ülkenin ve her toplumun değer yargıları birbirinden farklı olabileceği için ben yurdumuzdan örnekler seçmenizi önereceğim. Eğer burada birkaç isim yazarsam diğer isimleri yazmadım diye o kadar çok gönül koyacak olanlar var ki, bu nedenle yorumu ve seçimi sizlere bırakıyorum. Ancak, yıldız vasfını tekrar anlamaya çalışmak istiyorum. Yıldız, çevresini daima aydınlatan ve çevresine ışık ve aydınlık saçan birer varlıktır. Mum gibi dibine ışık vermeyen aydınlatma araçlarını dışarıda tutuyorum.

Yıldız olabilmek nasıl kolay değilse daha da zoru yıldız olarak kalabilmektir. Büyük uğraşlar sonunda yıldız olduktan sonra artık o yıldız için yaşam eskisinden çok farklı olacak ve asla eskisi gibi olamayacaktır. Attığı her adımdan giydiği her elbiseye kadar, konuştuğu her cümleden her kelimeye kadar çok dikkatli ve seçici olmak zorunluluğu başlamıştır. Hiçbir zaman sıradan insanlar gibi davranamayacaktır. Her konuda hep ölçülü ve dikkatli olmak zorundadır. Bu nedenle bu yola çıkmış veya çıkmayı düşünen tüm insanların bunları da aklının bir köşesine yazması gerektiği kanısındayım.

YILDIZLARIN ÇOĞALMASI VE KARANLIKTAN BİR AN ÖNCE KURTULABİLMEK ÜMİDİYLE.