Ve,Bursaspor için karar anı,
Var mıyız, yok muyuz?
Kulübün mali yapısı derin eksilerde,kurtuluş için karanlık tüneli geçip,süper ligi görmek gerek.
İlk engel Adana Demirspor,
Bursa’daki maçta salladığımız ama düşüremediğimiz rakibimiz.
Bu hayati maçın tekniği/taktiği ikinci planda.
Sahaya çıkan her futbolcu formasını son damlasına kadar terletmekle yükümlü,hem Bursaspor için, hem de kendi kariyerleri için…
***
Adana Demirspor ile oynanan ilk maçı değerlendirirsek,rakip takımın topu daha iyi kullandığını ve hızlı atak geçişleriyle,kalemizi tehdit ettiğini gördük.
Eğer oyun kurucu Erkan Zengin’i kontrol altına alabilirsek,maçı istediğimiz bir sonuçla bitirip,turu geçmemiz mümkün olacak.
Karşılaşmayı 70 li dakikalara en azından berabere getirebilirsek,kondisyon olarak oyun temposu düşecek ve savunma anlayışını riske edecek güney ekibine gol atmamız işten bile olmayacaktır.
Savunmanın ortasında yer alan stoper tandemini, Seleznov veya Kubilay’ın kim oynarsa zorlaması/yorması, yine önemli bir ayrıntı.
Oyunun son bölümlerinde yerden iş yapan,sprinter bir oyuncunun ve/veya Ali Akman’ın sahaya sürülmesiyle Adana Demirspor’a üstünlük sağlayabiliriz.
Bir sözüm de Burak Kapacak kardeşime…
Menajerin olan kişi nedeniyle baskı altında olduğun açık.
Bu nedenle çok şeyler yapmak istiyor,oyunu kişiselleştiriyor,kendini aşırı yoruyorsun.
Topla dripling yapan,adam eksilten,kanatları kullanarak takımı rakip kaleye taşıyan özelliklerini,takım oyunu ve yardımlaşmayla tamamlarsan,bu zorlu maçın yıldızı olabilirsin.
Senin iyi niyetinden şüphemiz yok…
Kısacası;
Kalecisinden santrforuna,yedek futbolcusundan teknik heyetine,Yönetimden taraftarına herkes üzerine düşeni yapmalı,
bu gemi süper lig limanına yeniden demir atmalıdır.
Başlıkta da dediğimiz gibi…
Var mıyız,yok muyuz?…
Mealen,
*Ya devlet başa,ya kuzgun leşe…*