Vakit o vakit…
Ekinoks gündüz uzunluğunun gece uzunluğuna eşit olduğu astronomik bir andır. Her yıl iki ekinoks yaşanır: biri kuzey yarımkürede kışı geride bırakıp ilkbahara girdiğimiz 19-21 Mart tarihleri arasında, ikincisi ise yine kuzey yarımkürede yazı geride bırakıp sonbahara girdiğimiz 21-24 Eylül tarihleri arasında.
Coğrafya dersi gibi başladık lakin bu yıl 20 martmış bu tarih, yani bu gün.
Başlangıçlar güzeldir hele ilk bahar çok daha tatlı bir başlangıçtır.
Ben umut vahamı koruyup geliştirmeye devam edeceğim.
Yaşamın içinde çok zorlayıcı anlar olduğunda hopp orada nefes alıyorum. Üstelik gün içinde o kadar çok psikolojik oksijen vermem gerekiyor ki bir arınma alanı benim için ihtiyaç.
Bunun dışında zaten yapım bu, ben iflah olmaz bir romantiğim, hep iyilerin kazanacağına inanmaya devam etmek istiyorum, sevgi dünyayı kurtaracak tek güç, yaşam umutla var olabilecek.
Başlangıçlara gelirsek şöyle ki eski Türk geleneklerin de bu gibi zamanlar kadim sayılmış ve ritüeller yapılmış.
Aile gelenekleri ya da Google dan bunları tercihiniz şeklinde uygulamak mümkün.
En başta geleni temizlik, temizlenmek, arınmak, eskilerden, fazladan, gereksizden kurtulmak.
Ben nereye dikkat çekmek istiyorum tabi ki mesleki alana.
Arınmak.
En büyük arınma kendimizi affederek oluyor biliyor musunuz?
İçimizde ki tüm negatif duygulardan temizlenerek.
Başkalarını affedebiliyoruz, içimizde ki öfkeden kurtulabiliyoruz, kırgınlıklarımızı yok edebiliyoruz ya kendimize ne kadar tolerans gösteriyoruz?
Haydi itiraflar gelsin, şimdi hemen konuyla ilgili farkındalık oluşturalım, çok acımasızız kendimize değil mi, sert, kuralcı hatta kinci.
Yıllar önce yaptığımız bir hata için hala kızabiliyoruz kendimize, unutmak ne kelime hala yaşatıyoruz onu.
Aynısını bize bir başkası yaptığında hoşgörüyle teselli eden biz, sıra kendimize geldiğinde en ağır hükmü veriyor.(Bu davranış tabi ki normal insanlar için geçerli narsist, bencil, toksik olanlar böyle yapmıyor zaten, onlar direkt suçlama, ardından mağdura bağlayıp ağlayan, kendine acıyan tipler.)
Bahar temizliğine içimizde kendimize eziyet ettiğimiz tüm olumsuz duyguları çöpe atarak başlıyoruz.
Onlardan boşalan yere bahar dolduralım, çiçekler, hoş kokular, renkler.
Kendimizi kabul edelim tüm hatalarımızla, sahip çıkıp onaylayalım ve sevelim dünyada en önce kendimizi sevelim.
Sevelim ki başkaları da bizi sevebilsin, bizde başka canları sevebilelim.
İlk barışı kendimizle ilan edip herkesin de bizi sevgiyle kabul etmesini sağlayalım.
Anlaştık mı, var mısınız bahar temizliğine ruhumuzda, aklımızda, kalbimizde…
Sevgiyle kalın…
Ben varım 🙂 Bahar temizliği yapıp kirini, pasını alalım ruhumuzun…
Ekinoksları da severim, bir süreliğine de olsa gun ve gece bile eşitlenebiliyorsa , dünyadaki bunca eşitsizlik ve adaletsizlikler de bir gün son bulur umudunu veriyor insana.
Sevgiler…
Teşekkür ederim, ne güzel bir bakış açısı olmuş. Evet haklısınız belki eşitlik mümkün olabilir 🥰
Bahar gibi ılık aydınlık ışıl ışıl olsun gönlümüz🙏
Anlaştık. 💞
Aslında kendim için bahar temizliği nin tam zıddı bir temizlik ihtiyacı hasıl olmuştur. Olmuştur diyorum olmasından ziyade zamanı gelmiş geçmiş bile şöyleki; Gerek iş hayatında gerek sosyal yaşamda arkadaşlık ve komşuluk ilişkilerinde hep kendimden ödün verdim. Aman karşı taraf üzülmesin hakkı bana geçmesin bana darılmasın üzülmesin vs vs hep fedakarlıkta bulundum. Buda bir nevi kendi kişiliğimde mevcut olan sözde çok iyi olma saydığım iyiliklerimin ve karşılığında ise genel olarak aynı duygu ve düşünce ile karşılık görmedigimden bende acaba lar oluştu. Karşı tarafmı veya benmi bahar temizliği yapmamız gerektiği konusunu çözemedim. Ama bu bir gerçekki çok fazla iyi niyetli olmam konusunda bir bahar temizliği yapmam gerektiği halde yinede bu temizliği bile yapamadım veya yapamıyorum. Kişilik meselesi mi, fazla bön avanakmı diyelim hani bulmacalarda bazen karşımıza çıkarya ondan mı vs vs yinede kendimi yargılamakla birlikte yinede temizlik yapamıyorum saygılarımla