Suriye’de halk sandık başında
Milyonlarca kişinin ülkeyi terk etmek zorunda kaldığı, 600 bini aşkın kişinin yaşamını yitirdiği Suriye’de Mart 2011’de başlayan iç savaş devam ederken bugün sandık başına gidilecek. Yedi yıl sonra düzenlenecek cumhurbaşkanlığı seçiminde üç aday yarışacak.
Adaylardan Abdullah Sellum Abdullah Sosyalist Birlik Partisi’nden. 2011 yılından önce milletvekilliği yapan eski devlet bakanı Abdullah siyasi olarak Baas Partisi’yle temelde benzer görüşlere sahip olsa da Baas Partisi’nin “Arap Birliği” fikrine karşı çıkan bir isim. Baas Partisi, 2000 yılından sonra devletçi ekonomi modelini terk ederek liberal görüşleri benimseyerek karma ekonomi sistemini kabul etti. Sosyalist Birlik Partisi ülkeyi açlığa sürükleyen liberal politikaların kesinlikle uygulanmaması gerektiğini savunuyor.
Ulusal Demokratik Partisi adayı liberal Mahmut Mur’i ise oldukça farklı bir aday. Zira Mur’i tamamen liberal politikaların izlenmesi gerektiğini, bugüne kadar izlenen politikaların Suriye’ye zarar verdiğini düşünüyor. Mur’i Baas Partisi’nin en katı muhaliflerinden birisi. 2011 yılı başında hükümete karşı ayaklanmalarda da yer almış. Bugün ise seçim propagandasını “Baasçıları gönderelim, ülkemizi dünyaya açalım” beyanlarıyla yapıyor.
Baas Partisi adayı ve mevcut Cumhurbaşkanı Beşar Esad ise 2011 yılından bu yana verdikleri mücadelede zafere ulaşmak üzere olduklarını, Suriye’nin bu süreçte 64 farklı ülkeyle mücadele ettiğini ve yaşanan olumsuzlukların dış ülkelerinden müdahalesinden kaynaklı olduğunu savunarak bu mücadelede tam bağımsız Suriye Arap Cumhuriyeti’ni koruyacaklarını vadediyor.
Bu mücadelenin sonunda meşru zeminde hiçbir ulus ve ülkenin Suriye’nin geleceği konusunda karar veremeyeceğini ve Suriye ulusunun ekonomik, siyasi her açıdan kendi geleceği konusunda karar verebileceği bir anlaşma zemini olmadan da kimseyle masaya dahi oturmayacağını söylüyor. Baas Partili yetkililer bu tutum dışında bir tutumun Suriye’yi parçalayacağına dikkat çekiyor.
ADAYLAR ARASINDAKİ ORTAK NOKTALAR
Üç adayın ortak olduğu noktalar da var tabii. Her üç aday da Suriye topraklarında Suriye Hükümeti’nin onayı olmadan yer alan yabancı güçlerin ülkeyi terk etmesi gerektiğini ve Suriye Ordusu dışında her türlü silahlı grubun lağvedilmesi için gerekli adımların atılması gerektiğini savunuyor.
Adaylar arasındaki mutlak favori isim Beşar Esad. Seçimi büyük farkla kazanacağına kesin gözüyle bamılan Esad’a muhalif ya da mesafeli duran kesimlerin dahi ülkede son on yılda yaşanan çatışmalar ve yıkımın da etkisiyle oy vereceği belirtiliyor. Sokaklarda, çarşı pazarda konuştuğumuz Suriyeliler, radikal İslamcılarla yaşanan çatışmalardan galip gelen Esad’a eskisine nazaran daha sıcak yaklaşıyor. Savaş koşullarında gidilecek seçime katılımın çok yüksek olması bekleniyor. Suriye’de yapılacak devlet başkanlığı seçimi iç çekişmelerin yanı sıra uluslararası tartışmalara neden oluyor. ABD, Türkiye, Katar ve Romanya dışında AB üyesi ülkeler seçimin meşru olmayacağını iddia ederken Çin, İran, Rusya, Venezuela, Belarus, Küba, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri, Umman, Ürdün gibi ülkeler de seçim konusunun Suriye’nin iç meselesi olduğu ve dolayısıyla meşruluğunun başka ülkelerce tartışılamayacağı yönünde görüş bildirdi. Suudi Arabistan ise henüz konuyla ilgili resmi açıklama yapmış değil. Türkiye de seçimi meşru görmeyenlerden. Ankara’dan yapılan açılamalarda seçimin meşru koşullarda düzenlenmediği iddia edildi. Seçimde Birleşmiş Milletler’den (BM) gözlemciler yer alacak ve hazırlayacakları raporlar doğrultusunda BM’in resmi görüşü raporlarla açıklanacak.
TARTIŞMALI SEÇİMDE 7 MİLYON SURİYELİ DIŞARDA
Seçimle ilgili görüş ayrılıklarının olmasının ana sebebi Suriye dışında bulunan en az 7 Milyon Suriyelinin bulunması. Seçimi meşru saymayan ülkeler bu derece büyük bir kitlenin yurtdışında bulunması ve oy kullanamamasının demokrasinin önünde engel olarak gördüklerini belirtiyorlar. Suriye tarafı ise Büyükelçiliğinin bulunduğu her ülkede oy kullanma işleminin olacağını fakat Suriye’den evraksız gayrimeşru yollarla ülkeden çıkış yapanların oy kullanamayacaklarını ifade ediyor. Bunun sebebini ise resmi yollardan çıkış yapmayan Suriyelilerin resmi evrak ibraz edemeyeceklerinden öncelikleSuriye’ye dönüş yapıp burada resmi evraklarını tamamlamaları isteniyor. Suriye Devleti konuyla ilgili af yasaları çıkartıyor ve işlemleri hızlıca yapabilmeleri için gerekli kanuni zemini hazırlamış durumda görünüyor. Yurtdışında oy kullanabilmenin diğer bir şartı ise Suriyeli vatandaşların bulundukları ülkelerde Suriye Büyükelçiliği’nin bulunması. Bu durumu da Suriyeli yetkililer, “Biz büyükelçiliklerimizi kapatmadık. Ülkeler Şam’da bulunan elçiliklerini kapatıp diplomatlarımızı sınır dışı ettiler. Burada sorun bizden kaynaklı bir sorun değil, biz Suriye yararına olacak şekilde bütün ilişkilerin yeniden tesis edilmesi için görüşmelere hazırız” şeklinde açıklıyorlar.