Patlamayı öteleme hamlesi
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), 30 Haziran tarihinde dolacak olan ötelemelerin eylül sonuna uzatıldığını duyurdu. 30 Eylül 2021’e kadar kredi ödemelerindeki gecikmelere esneklik tanınarak, gecikmeye giren krediler takip hesaplarına aktarılmadan önce 90 gün yerine 180 gün beklenilmeye devam edilecek.
Vadesinde ödenmediği için bankalar tarafından icraya verilen 18,6 milyar liralık borç takipte bulunuyor. Bu borçların 13,2 milyar lirası tüketici kredilerinden, 5,4 milyar lirası da kredi kartı borçlarından oluşuyor. BDDK, tarafından 2020 Aralık ayında haziran sonuna, şimdi ise eylül sonuna kadar alınan öteleme kararı kredilerin takibe atılma oranını düşüyor.
GÖRÜNENİN 2 KATI SORUNLU KREDİ VAR
Ekonomist Uğur Civelek’e göre sorunlu kredi hacminde gerçeğin yalnızca 3’te biri görülüyor. Ekonomi yönetiminin aldığı kararları değerlendiren Civelek, “BDDK’nin yapabileceği çok fazla bir şey yok. Tek seçeneği ötelemeleri biraz daha uzatmak” ifadelerini kullandı.
Her hangi bir adımın sorunlu kredileri tetikleyebileceğini belirten Civelek, şöyle konuştu: “Aksaklık çıkmasını engellemeye çalışıyorlar, bazı bankalar vadesi gelmiş krediyi geri isteyebilir. Bir takım şirketler yükümlülüklerini yerine getiremeyebilir ve de sorunlu alacakların hacmi hızla artmaya başlayabilir. Herhangi bir şey sorunlu kredi hacminin artmasını tetikler. Karşılıksız çek ve senet artışını tetikler. Bunu engellemek için biraz zaman kazanmaya çalışıyorlar. Şu an görünenin en az iki katı görünmeyen sorunlu kredi var. Bunu BDDK da biliyor.”
Uğur Civelek
KARARLARIN EKONOMİK RASYONELLİKLE İLGİSİ YOK
BDDK’nin uygulamayı eylül ayında yeniden uzatıp uzatmayacağının belirsiz olduğunu vurgulayan Civelek, “ O gün geldiğinde karar verecekler. Uzun vadeli gidecek olsalardı son 5 yıldaki yaptıklarını yapmazlardı. Kredi vermeye zorlamalar vesaire bundan sonrası için fazla tercih şansı bırakmıyor. Siyasi irade talimat veriyor. BDDK’de bankalara söylüyor” dedi.
Küresel ekonomik gelişmeler karşısında Türkiye’nin hareketsiz kaldığına dikkat çeken Civelek:
“Dünyada enflasyon artıyor. Gelişen ülkelerde faizler yükseliyor. Türkiye seyrediyor. Çünkü faiz yükseltse ekonomi çökecek. Şişmiş bir balon gibiyiz en ufak bir iğne patlatacak. BDDK, patlayışı geciktirmek için adımlar atıyor. Merkez Bankası siyasi baskı altında ne yapacağını bilemiyor. Biz yanlışları yaptık. Alınan kararların ekonomik rasyonellikle bir ilgisi yok. Artık doğruları bulmak kolay değil”
ÜLKE BANKALARIN ÜSTÜNE BİNDİ
Kötüye gidişin görünüşünün engellediğini vurgulayan Civelek, “Dışardan finansman gelmedi. Küresel olumsuzlukları yaşadık. Tüm ülke bankaların üstüne bindi. Ağırlıklı olarak da kamu bankalarının… Şu an BDDK son 5 yılda aldığı kararların gereği olarak başka bir şey yapamaz. Kötüye gidişin görünüşünü engelleyebilir. Kötüye gidişi önleyemez artık. Panik çıkmasını geciktirmeye çalışabilir. Ekonomi yönetimi tümüyle siyasallaştı, ekonominin gereklerine göre karar alabilecek konumdan uzaklaştı” şeklinde konuştu.