Oruç & Sağlık
Oruç tutmanın dini boyutu dışında vücut sağlığı için de bir çok faydası olduğunu biliyoruz. Tabi ki iftar ile sahur arasında ne yediğimize ve nasıl yediğimize bağlı olarak.
Öncelikle belirtmek gerekir ki kronik hastalıkları ve düzenli kullanılması gereken ilaçları olan hastalar oruç tutmaya başlamadan yani ramazandan önce uzman hekim kontrolünden geçerek doktorlarından onay almalıdırlar. Biz hekimler olarak bu kararı vermek ne kadar zor olsa da yapılacak ibadetin kişinin sağlığını bozmasına neden olmasına izin vermek elbette kabul edilemez.
Önce açlık durumuna vücudumuzun tepkisi nedir buna bir bakalım.
Vücudumuzun temel enerji kaynağı glikozdur, bu nedenle kötü günler ( açlık, kıtlık, savaş gibi) için karaciğer ve kaslarda depolanır. Oruç tutarken ortaya çıkan uzamış açlık durumunda vücudumuz, sistemleri çalıştırabilmek için gerekli enerjiyi önce bu depolanan glikozdan , yetmemesi durumunda da yine depolanmış halde sırasını bekleyen yağlardan karşılar. İşte açlığın bu aşamasında yağ erimesi ve kilo kaybı başlar. Açlığın süresi daha da artıp tehlikeli boyutlara geldikçe enerji kaynağı olarak vücudumuz artık kas dokusunu kullanılmaya başlar ki bu ciddi sorunların başlayabileceği istemediğimiz bir süreçtir.
Gelelim orucun sağlığımıza yararlarına ;
- Kilo vermek.
İftarda ve sahurda ne yediğimize bağlı olarak uzamış açlık, kalori kısıtlamasına ve dolayısıyla yağ yakımına neden olur. Bu bütün diyetlerin temelini oluşturan mekanizmadır.
- Kan şekeri ve insülin direncine etkisi.
Azalmış kalori alımı ile glikozun pankreas üzerindeki baskısı azalır, pankreastan salgılanan insülin seviyesi düşer, dokulardaki insüline direnç azalır ve sadece bu etkisi bile birçok faydayı beraberinde getirir.
- Bağışıklığı güçlendirir.
Vücudumuzun en çok enerji harcadığı fonksiyonlar sindirim ve bağışıklık sistemleri fonksiyonlarıdır. Sindirim ile meşguliyet ne kadar azalırsa bağışıklığa verilen enerji o kadar verimli hale gelir ve bu sayede bağışıklık sistemi daha etkili çalışmaya başlar.
- Enflamasyonu azaltır.
Enflamasyon; Diyabet, Obezite, İnsülin direnci, Kalp damar hastalıkları, Hipertansiyon başta olmak üzere bir çok kronik hastalığın temelini oluşturur. Enflasyonu tetikleyen faktörlerden birisi de tükettiğimiz gıdalardır. Gıda alımının azalması ile enflamasyon tetikleyicileri de sayıca azalır ve dolayısıyla enflamasyon geriler. Bu da bir çok kronik hastalığın seyrine olumlu etki sağlar.
- Sindirim sistemi düzenlenmesi.
Normal zamanda sürekli gıda tüketimi ile zorlanan mide ve bağırsaklarımız oruç ile adeta nefes alır ve kendini yeniler. Bu durum özellikle şişkinlik, kabızlık, gastrit ve reflü gibi sorunlar yaşayan kişilerde olumlu etkiler gösterir.
- Detox etkisi.
Her gün maruz kaldığımız onlarca toksik madde vücudumuzda çoğunlukla yağ dokusunda birikir. Uzamış açlık ile yağ dokusu yıkımı beraberinde bu maddeleri de atılmaya müsait hale getirir. Bu noktada en önemli husus bol su içerek bu maddelerin atılımını kolaylaştırmaktır.
- Psikolojik etki.
Oruç tutmanın sadece yemek yememe ve su içmeme olmadığını bilen kişi manevi yönünü de geliştirerek psikolojik bir huzur ortamına kavuşur.
Bu faydaların hepsi iftarda neyi, nasıl ve ne kadar yediğimiz ile ilgilidir. Bunun için yemekler yavaş ve iyice çiğnenerek tüketilmeli, porsiyonların abartılmamasına dikkat edilmeli, açlık kadar susuzluğun da önemi unutulmadan çay, kahve yerine su ihtiyacı karşılanmalıdır.
Sağlıklı olun, sağlıkla kalın…