MESKİ Olağanüstü toplantı, kritik kararlar alındı
Mersin Büyükşehir Belediyesi Mersin Su ve Kanalizasyon İdaresi (MESKİ) Genel Müdürlüğü’nün 2022 Yılı 1. Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında gerçekleştirildi. MESKİ Genel Müdürlüğü 2022 Mali Yılı Ek Ödenek Talebi ve 2022 Mali Yılı Revize Ücret Tarife Taslağı’nın görüşüldüğü iki madde ilgili komisyonlara sevk edildi.
MERSİN (İGFA) – Mersin’de 10 bin su abonesini ilgilendiren bir yasa değişikliği ile ilgili bilgi aktaran Başkan Seçer, şöyle devam etti:
“Bu yasa değişikliği ile yaklaşık 10 bin abone, yaşadıkları mağduriyeti ya da sorunları aşmış olacak. Bilindiği gibi meri yasada 26 Temmuz 2008 tarihine kadar yapı ruhsatı almış ve buna göre yapılmış, ancak kullanma izni verilmeyen yapılara yol, elektrik, su, telefon, kanalizasyon, doğalgaz gibi altyapı hizmetlerinden birinin veya birkaçının götürüldüğünün belgelenmesi halinde, kullanma izni alıncaya kadar ilgili mevzuatta tanımlanan abone grubu dikkate alınarak geçici olarak su veya elektrik bağlanabiliyordu. Yapı ruhsatı ya da inşaat ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olma şartı yani rapor ruhsatı şartı 12.10.2004 tarihinden önce yapılmış olan yapılarda ise aranmıyordu. Yukarıdaki şartlara haiz ise onlar da geçici su abonesi yapılıyor ya da geçici olarak su bağlanabiliyordu. 5 Temmuz 2022 tarihinde yayımlanan Resmi Gazete ile yürürlüğe giren, 7014/17 sayılı kanun ile 3194 sayılı İmar Kanunu’nun geçici 11. maddesinde değişikliğe gidilerek, bahsettiğim mevzuat ile yukarıdaki bahsi geçen hüküm şu şekilde değiştirilmiştir. Bu uygulamadan faydalanmak için 26 Temmuz 2008 tarihine kadar yapı ruhsatının alınmış olması gerekiyordu. Bu tarih 1 Temmuz 2022 olarak güncellendi. 1 Temmuz 2022 tarihine kadar yapı ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olup, kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılara yol, elektrik, su, telefon, doğalgaz gibi altyapı hizmetlerinden birinin ya da birkaçının götürüldüğünün belgelenmesi halinde, geçici olarak su bağlanabilecek. Bunun yanında yukarıda 12.10.2004 tarihi olarak gösterilen, yeni düzenlemede 31.12.2021’e kadar yapılmış binalarda ve inşaatlarda yapı ruhsatı şartı artık aranmayacak. Yani tarihler öne kaydırılmış oldu. Bu da yaklaşık 10 bin abonemizi, bize şu anda daimi ya da geçici olarak abone olamayan vatandaşlarımızı ilgilendiren bir konudur.”
Gündem dışı konuşmalar bölümünde, bir Meclis üyesi tarafından, ruhsat aranmaksızın yapılara kanalizasyon bağlanıp bağlanılamayacağı konusu hakkındaki soruya yanıt veren Başkan Seçer, bu kanunla birlikte kanalizasyon bağlantıları yapılacağını belirtti.
Bir Meclis üyesinden gelen, Akdeniz’in sorunları hakkındaki konulara da yanıt veren Başkan Seçer, “Sadece Akdeniz’in değil, tüm Mersin’in sorunlarını çözmek için ciddi bir gayretin içindeyiz. Nüfus artıyor, Mersin büyüyor, eski tesisler demode oluyor, yenilerini yapmak gerekiyor. Şehirler de canlı organizma gibidir. Bugün iyidir, yarın hasta olur. Ama hem Büyükşehir Belediyesi hem de MESKİ çalışanlarının, Anamur’dan Tarsus’a kadar Mersinimize hizmet etmek adına çok önemli, çok değerli gayretleri var” diye konuştu.
Kaçak kayıp oranları hakkında da konuşan Başkan Seçer, “Kaçak kayıp oranı halen yüksek. Ama başladığımız noktadan da çok iyi noktalara geldiğimizi söyleyebilirim. Yer altında suyun kaybolmasını ya da zemin üstünde buharlaşmasını önlemek için hem teknoloji yatırımı yapacaksınız, hem de altyapıya para harcayacaksınız. Teknoloji yatırımı demek, çok da iyi bir noktaya getirdiğimiz SCADA türü yatırımlar demek. Bu yıl yine teknoloji çalışmalarına bütçe ayırdık” ifadelerini kullandı.
Mersin’in birçok yerinde çalışmaların devam ettiği bilgisini veren Başkan Seçer, “İçme suyu, kanalizasyon ve arıtma konusunda kent genelinde 37 noktada çalışmalarımız devam ediyor. Bu çalışmaların maliyeti olan 554 milyon liranın tamamını biz öz kaynaklardan sağlayacağız. Fakat, MESKİ’nin Büyükşehir Belediyesi gibi genel bütçe gelirlerinden bir geliri yok. Büyükşehir’in aslan payı, genel bütçe gelirlerinden oluşuyor. Ama Sular İdaresi’ne İller Bankası’ndan çok cüzi bir para gelir. Diğeri, vatandaştan tahsil ettiğimiz su bedelidir. Fakat bir başına MESKİ’nin, vatandaştan fatura bedeli tahsil ederek bu yatırımları yapma şansı yok. Bu bütün büyükşehirlerde böyledir. Yatırımı yüksek meblağ tutan çalışmalar İller Bankası marifetiyle, dünyada değişik yapılardan, fonlardan alınan uzun vadeli uygun finansman maliyetli kredilerle ya da FRIT II örneğinde olduğu gibi hibe finansmanlarla sağlanır” dedi.
Gerekli finansmanların sağlanması durumunda çalışmaları süratle yaptıklarını kaydeden Başkan Seçer, “37 noktada 554 milyon liralık altyapı yatırımlarımız devam ediyor. Ancak geriden beri fizıbıl olmayan su, kanalizasyon çalışmaları yapılmış ve bunların maalesef bir kısmı gereksiz yere hayata geçirilmiş. 6 mahallede 93 bin nüfuslu yere yatırım yapılacağına, 93 kişinin yaşadığı bir yere siyasi saikle yatırım yapılmış. Bunlara da dikkat edilmesi gerekir” dedi.
Bir Meclis üyesinin dere ıslahı konusundaki sorusuna yanıt veren Başkan Seçer, MESKİ olarak DSİ’ye destek verdiklerini belirterek, “Çavuşlu Deresi DSİ’nin, ama biz bütün konularda olduğu gibi ‘bu bizim alanımız değil’ deyip üzerimizden atmıyoruz. Biz MESKİ olarak DSİ’ye de destek veriyoruz. Şu anda zaten orada dere temizliği başladı ve biz ekipman desteğimizi de yaptık.” dedi.
Taşucu Terfi İstasyonu’nu Silifke’ye bağladıklarını sözlerine ekleyen Başkan Seçer, “Orada daha önce başlayan arıtma inşaatı kadük kalmıştı, çökmüştü. Demode bir teknoloji kullanılmış. Bizim projemiz orada tamam, İller Bankası’nda. Silifke bölgesine bu anlamda bir pozitif ayrımcılık yapılması lazım. Çünkü turizm bölgesi. Biz de orayı yapmak istiyoruz. Yeri hazır, hemen yanına yapacağız, yeter ki bize uygun şartlarda finansman sağlansın. Projesi de hazır, zaten sunulmuş. Ama şu anda geçici de olsa bir çözüm bulundu diye düşünüyorum” ifadelerine yer verdi.
Bir Meclis üyesinin, Başkan Seçer’in ‘Mersin’de 400 bin sığınmacı olduğunu’ söylediğini ve bunun yüksek bir rakam olduğunu belirtmesi üzerine Başkan Seçer; “Doğrudur, 400 bin civarında tahmini bir sığınmacı olduğu açıklamamı bir kez değil, bütün konuşmalarımda duyabilirsiniz. Çünkü 250 bin civarında kayıt altında sığınmacı olduğunu, ama bunun dışında çok sayıda farklı illerde kayıt altında olup, daha sonra orada umduğunu bulamayıp kaydı orada görünen, fakat burada yaşayan binlerce insan var. Yani bu gerçeği, bu sorunu örtemeyiz” dedi.
Başkan Seçer; AFD tarafından yapılacak hibelerle ilgili konunun gündeme gelmesi üzerine ise şu ifadeleri kullandı:
“Ben 1 milyon 900 bin nüfusa hizmet vermek üzere belediye başkanı oldum. Ama şu anda sizin yaptığınız açıklamayı baz alırsam 2 milyon 150 bin insana hizmet ediyorum. Şimdi bunu da göstermem lazım. Örneğin Fransız AFD, babasının hayrına hibe vermiyor. Bizim kimseden bir himmet beklediğimiz de yok. Tömük bölgesine aldığımız 39 milyonluk AFD kredisinde, orası hariç 15 milyon avrodur. Diğeri FRIT II kapsamındadır. Açılımı şudur; Türkiye’de yaşayan mülteciler fonundan hibedir. 1 yıl önce AFD’ye ulaştırılmak üzere belediyemiz tarafından yazılan bilgi AFD’nin dosyasından çıkmadı. Nerede bu 1 yıllık kayıp evrak? Ben Belediye Başkanı olarak bunların peşini kovaladığımı söylemek istiyorum. Ben hizmet yapmak istiyorum, ama böyle sıkıntılar yaşıyorum. Ben kimseyle bir yarış veya bir restleşme halinde değilim, ama işimiz görülsün.”
MESKİ için istedikleri ek bütçenin gerekçelerini anlatan Başkan Seçer, “2022 yılı bütçemiz 1 milyar 510 milyon lira; şu anda 805 milyon 310 bin lira bir ek bütçe talebimiz var. Böylece MESKİ’nin toplam bütçesi 2 milyar 315 milyon liraya erişmiş olacak. 2019’da yönetime geldiğimizde MESKİ’nin bütçesi 780 milyon liraydı. Aşağı yukarı 750 milyon lira da borcu vardı. Şimdi bu ilave bütçeyle MESKİ’nin bütçesi üç katına çıktı. Zaten diğer ilçe belediyeleri de Mersin Büyükşehir Belediyesi de ek bütçe yaptı. Eski bütçeyle gitmemiz sürdürülebilir değil. Özellikle MESKİ’de temel girdilerimiz olan; yaptığımız yatırımların fiyat farkları, aldığımız mal ve hizmetlerin döviz kuru farkı, elektrik farkı bütçemizi etkiledi. Sadece elektrik için 350 milyon lira, akaryakıt için 65 milyon lira, personel giderleri için 45 milyon lira artış söz konusu. Son asgari ücret artışını buraya yansıtmadık bile. Bizim bu koşullarda 805 milyon liralık bir bütçe talebimiz var. 5 ay önce 1 lira olan mal ve hizmet, şu anda 2 lira, 3 lira. Bizim de yeni bir bütçe yapmamız esas oldu” dedi.
Başkan Seçer, MESKİ’nin yatırımlara karşılık tek gelirinin vatandaşların ödediği su faturaları olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti:
“MESKİ’nin tek geliri, vatandaştan topladığı su faturası bedelleridir. Bunun dışında kredi veya hibe bulursa yatırım yapabilir. Şu anda 37 istasyonda gerçekleşen çalışmaları kendi öz kaynakları ile yapıyor. Ben bunu komisyona sevk edeceğim. Açıkçası bizim için uygun olan toplantıya ara verip komisyonu toplamak. Çünkü ben genel kurulu olağanüstü yapıyorum. Üç hakkım var. Bu hakkın birini kullanmış olacağım. Bir sonraki güne bırakırsak biz bunu, bir kez daha olağanüstü genel kurul yapmamız lazım ve elimizde yıl sonuna kadar kullanabileceğimiz bir tek olağanüstü genel kurul şansı kalıyor. Bunu da belirtmek isterim, takdir tabii ki komisyonun” diye konuştu.
MESKİ’nin mevcut borç tablosunu da veren Başkan Seçer, “MESKİ’nin durumunu daha rahat karşılaştırmanız açısından söylüyorum; 2019 yılında 780 milyon lira bütçemiz, 750 milyon lira borcumuz vardı. Yani bir borç bir bütçe vardı. Şimdi 1 milyar 140 milyon lira borcumuz var, yeni bütçeyle beraber 2 milyar 315 milyon lira da bütçemiz var. Yani şimdi bir borç iki bütçe var. En basit tanımıyla MESKİ’nin durumunu, mali disiplinini sizlere aktarabileceğim söylem budur” diye konuştu.
Başkan Seçer, bir Meclis üyesinin mevcut yatırımlardaki projelerin ertelenip ertelenmeyeceği ile ilgili sorusu üzerine “Devam eden projeleri durduramam. Ama ihale hazırlığı yaptıklarım vardı, onları gelecek yıla erteleyeceğiz. Bizim devam eden ve ivedi olması gereken projelerde bir sorun yok. Bizim için bütçe yapmak önemli değil, bütçenin denkliği ve bütçenin gerçekleşme oranı önemli. Ben de isterim daha yüksek bütçe yapayım, ama bu sefer de gelirimin artması için su fiyatlarında aşırı bir artışa gitme zorunluluğum olacak. Bunu kompanse etmek için de fiyata yüklenmemiz lazım. Bu da mantıklı olmaktan çıkar, zaten vatandaşın durumu da ortada. Keşke ekonomi bu durumda olmasa” ifadelerine yer verdi.