Kılıçdaroğlu: Mafyadan ayda 10 bin dolar alan siyasetçiyi Erdoğan çok iyi biliyor
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulunuyor. Konuşmasına kürsüye getirdiği Ergene suyunu göstererek başlayan Kılıçdaroğlu, “Nasıl olur da bu su, bu hale gelir? Bu suyu bu halden bu hale kim getirdi? Sorumlusu kim?” diye sordu.
Konuşmasında AKP VE MHP seçmenine de seslenen Kılıçdaroğlu, “Milyonlar işsizken, Saray beslemeleri 4 yerden 5 yerden maaş alıyorlarsa AK Parti’ye oy veren kardeşlerime sesleniyorum; sizin vicdanınız el veriyor mu?” diye sordu.
“Ülke lağım kokmuyor mu? Her tarafta rüşvetler rezaletler nasıl döndüğü söylenmiyor mu?” diye konuşan Klıçdaroğlu, “5’li çete 220 milyar liralık ihale alıyor. Bunlardan biri hatırlarsınız milletin anasına küfretmişti. Küfrettikçe aldığı ihale arttı” dedi.
‘ERDOĞAN RÜŞVETİ ALANI ÇOK İYİ BİLİYOR’
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun mafyadan ayda 10 bin dolar alan bir siyasetçi olduğu iddialarına ilişkin de konuşan Kılıçdaroğlu, “Erdoğan rüşveti alanı çok iyi biliyor. Eğer onu ortaya çıkarmazsa rüşvet çarkının bir parçasıdır” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:
“Eğer devleti yönetenler adaletten uzaklaşmışlarda bu ülkede bir sorun var demektir. Adaleti en iyi anlatan nedir biliyor musunuz? Buraya iki su getirdim. Doğanın da adaleti var. Bu ergene Nehri’nin kaynağından. Bu kirlettiğimiz su. Adaleti burada görüyorsunuz. Nasıl olur da bu bu hale gelir. Bu suyu bu halden bu hale kim getirdi? Bu ülkeyi yönetenler nerede?
Adalet varsa kimse düşünceleri yüzünden hapse atılmaz. O zaman aklımızı kullanmayacağız da ne yapacağız. Devleti yönetenlerin adalet konusunda sorumluluğu vardır. Hz. Ali ‘devletin dini adalettir’ diyor. Hz. Ömer ‘Dicle’nin kenarında koyun kaybolsa ben sorumluyum’ diyor.
2002’de Ergene Nehri’ndeki kirlilik için oy birliğiyle araştırma komisyonu kuruldu. 2003’te rapor bitti Meclis’te okundu, ‘gereği yapılsın’ dendi. 2003’te bu kadar kirli değildi. 53 belediyenin alanını kapsıyor Ergene Havzası. Fotoğraflar acı, caydırıcı cezalar getirilmeli diye TBMM yönetme kuruluna öneride bulunuyor. Geldi mi gelmedi. Yürütme organı TBMM’yi dinlemiyor.
‘MARMARA DENİZİ’Nİ ÇÖKERTME HAVUZU GİBİ KULLANDILAR’
Bu suda yüzen balıkların, sudan içen kuşların, çayır çimenin hakkı var. Nerede bunlar? Adalet diyoruz gereğini yapmıyoruz. Toplu balık ölümleri oldu Marmara’da iki gün gazeteler yazdı unutuldu gitti. Marmara kırmızıya döndü, yeşile döndü. Arkasından Marmara’yı deniz anaları bastı onu da çabuk unuttuk.
124 tür balık vardı ticari anlamda söylüyorum çoğu bitti kalmadı. Marmara Denizi’ni çökertme havuzu gibi kullandılar. Bütün kirlilikler buraya aktı. Doğa haklarını korumak, adaleti korumaktır. Kentlere ihanet edildi. Üç büyük imparatorluğa başkentlik yapan İstanbul’a ihanet edildi.
DİDİM BELEDİYE BAŞKANINA SALDIRI
Beş kişi sopalarla saldırdı. Didim’de yapılan iki tane kule var. Bizim belediye başkanımız Didim’e ihanet edilmesini istemiyor, ‘yıkacağız’ diyor. Sabah gazetesi ‘Didim Belediye Başkanı tutuklandı’ diye manşet attı. Tutuklama falan yok. Gazete özür diledi mi? Dilemez. Özür dilemesi için ahlaklı olması lazım. Belediye başkanımız yıkım ihalesi açtı, korkudan kimse ihaleye girmedi. Ve dün akşam saldırıya uğradı. Kendisine geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.
Onlar bizim üzerimize mafyalarıyla gelebilirler. Sanıyorlar ki CHP’lilere geri adım attırabiliriz. Sizin feriştahınız gelse bize geri adım attıramaz. Birilerinden para alıyor saldırıyorsunuz. Gerekirse bütün milletvekilleri ellerimizde balyozla gidip onların tamamını yıkacağız. Adalet nasıl gerçekleştirilir göreceğiz.
‘SANDIĞA GİDİNCE YA YOLSUZLUKLARIN ORTAĞI OLACAKSIN YA DA ADALETTEN YANA OLACAKSIN’
Milyonlar işsizken, Saray beslemeleri 4 yerden 5 yerden maaş alıyorlarsa AK Parti’ye oy veren kardeşlerime sesleniyorum; sizin vicdanınız el veriyor mu? Ya yolsuzlukların ortağı olacaksın sandığa gidince ya da adaletten yana olacaksın. Çok açık ve net söylüyorum; kul hakkı yiyen hiç kimse CHP’ye oy vermesin. Haram oya ihtiyacımız yok.
‘MERKEZ BANKASI BAŞKANI 128 MİLYAR DOLARI ARAŞTIRAYIM DEDİ, GÖREVDEN ALDILAR’
128 milyar dolar sorulur mu diyor. Nereye gitti bu ara? Kaça satıldı onu da bilmiyoruz. Araştıralım, reddediyorlar. Bu mudur adalet? MHP’ye oy veren kardeşlerime sesleniyorum; bu mudur adalet? Sizin hakkınızın gereği neyse onu yapmak bizim görevimiz. Milletin vekili soru soramıyor. Böyle bir adalet, düzen görüldü mü? Yok böyle bir şey. 128 milyar dolar acaba nereye gitmiş diye Merkez Bankası Başkanı araştırayım dedi, görevden aldılar.
Şehitler, gaziler bizim. Şehit ve gaziler için yardım kampanyaları açıldı. Şehitlere ve gazilere verilecek paranın üzerine çöktüler. Bu mudur adalet? Şehitlerin ve gazilerin parasına çöken bir hükümet adalet olur mu? Hırsızlık değil de nedir?
Hepimiz vergi veririz. Devleti yönetenlerin de vergi vermesi lazım. Şirketleri varsa onların da vermesi lazım. Devleti yönetenlerin vergiden kaçınma gibi bir hakları yoktur. Man Adası’nda Erdoğan’ın ailesi dünyanın parasını kazanıyor. Niye 1 Sterlin’lik şirket kuruyorlar? Çünkü oradan gelecek paradan vergi yok. Devleti dolandırmak ne zamandan beri adalet olmaya başladı?
‘5’Lİ ÇETEYE 220 MİLYAR LİRALIK İHALE VERİLDİ’
5’li çete dediğimiz, raporlara geçti. Son 19 yılda 220 milyar liralık ihale aldılar. Bu kadar dümeni çeviren insanlar 220 milyar liralık ihale verdiklerinde oradan nasiplenmezler mi? Türkiye lağım kokmuyor mu? 220 milyar lira. Bir devleti yeniden inşa edersiniz, 5 kişiye veriyorsunuz. Bunlardan birisi milletin anasına küfretmişti, küfrettikçe aldığı ihale arttı. Bunların ne kadar vergi ödediğini de kimse bilmiyor, bu mudur adalet? Dolar üzerinden garanti veriliyor. Geleceğini garanti altına alıyorlar. Kazandıklarını yurtdışındaki hesaplarına gönderiyorlar.
Biz bu haksızlıkları onaylamak için mi yürüdük? Bunlar yanlıştır demedi mi? Bunlar bir de kendilerini milliyetçi diye tanımlıyorlar değil mi? Kendilerini garanti altına alıyorlar, ihtilaf çıkarsa Londra mahkemeleri bakacak diyor. Niye? İhaleyi alan Türk, ihale yapılan yer Türkiye, neden Türk Lirası karşılığı değil garantiyi dolarla veriyorsun?
‘TANK-PALET FABRİKASINI KATAR ORDUSU’NA PEŞKEŞ ÇEKTİLER’
O kadar ileri gittiler ki devleti soymada, değeri 20 milyar dolar olan Sakarya’daki tank-palet fabrikasını bir kuruş almadan Katar Ordusu’na peşkeş çektiler. Milliyetçilik bu mudur? Neyin karşılığında verildiği bilinmiyor. 2018’de tank yapılacaktı nerede bu tank? Şimdi bu soruyu sormak da yasak diyecekler.
PARAMOUNT OTEL TARTIŞMALARI
Savunma Sanayi Müsteşarı nerede tatil yapıyordu, Bodrum’da. Masrafı nasıl karşılanıyor, kim karşılıyor? O otel el değiştirdi. El değiştirirken ne oldu, otele tankla geldiler. Mafyanın elinde bir tank. 21. yüzyılın Türkiye’sinde oluyor.
Bunlar o kadar ileri gittiler ki, yerel seçimlerde ‘Sakın CHP’ye oy vermeyin, CHP gelirse yardımlar kesilir’. ‘Mansur Yavaş kazanırsa faturaları bölücü terör örgütü mensupları yazacak’ dediler. Bunların ahlakı var mı, yalancıdan devlet yöneticisi olur mu? İstanbul seçimlerini iptal ettiler. Aynı zarfın içinde 4 pusula var, ‘1’i sahte 3’ü doğru’. Sahtekarlığa bakın, insanın biraz yüzü kızarır. Bunların yüzünün derisinin kalınlığı ne kadar acaba? İnsan bir ar damarı olur. YSK aracılığıyla yaptılar, 1’i hariç hiçbiri hakim değil. Sarayın uşaklığını yapan hakim olamaz. Onlar da tazminat davası açmışlar ağababaları gibi. Sanıyorlar ki tazminat davası açınca Kılıçdaroğlu konuşmayacak.”