İşgale göz yumdu

ABD, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) Gazze’de İsrail saldırılarının kınanmasına dönük hazırladığı bildiri tasarısını engelledi. BMGK’den cumartesi akşamı yayınlanan tasarıda son yapılan ateşkese uyulması için İsrail ve Gazze yönetimlerine çağrıda bulunuldu. Taraflara “ateşkese tam uyma” çağrısı yapan BMGK üyesi ülkeler, Gazze başta olmak üzere Filistinli sivillere acil insani yardım ulaştırılması gerektiğini vurguladı. AFP’nin aktardığına göre, BMGK’nin bir önceki tasarı metninde bulunan İsrail şiddetini kınama ifadeleri ABD delegasyonunun engellemeleri sonucu kaldırıldı. Bir önceki tasarıda, “Güvenlik Konseyi üyeleri, terör eylemlerinin yanı sıra provokasyon, kışkırtma ve yıkım eylemlerinin dahil olduğu sivillere karşı tüm şiddet eylemlerini kınamaktadır” denilmiş, tasarıda, Doğu Kudüs’teki gerilim ve şiddete dönük endişeler de dile getirilmişti. İsrail’in BM’deki en güçlü destekçilerinden biri olan ABD delegasyonu, Fransa’nın bölgede düşmanlıklara derhal son verilmesi ve insani yardımın Gazze’de engellenmeden dağıtılması çağrısının yer aldığı taslak önerisini de bir önceki toplantıda reddetmişti.

NEYİ BAŞARDINIZ?

Filistin’in Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, BMGK’nin Filistin halkına destek vermeyen bir açıklamasına ihtiyaç olmadığını belirtti. Filistin resmi haber ajansı WAFA’da yer alan habere göre, Mansur, yaptığı açıklamada, konuya ilişkin “BMGK’deki bazı dost ülkeler, bir şeyler yapılmasını istedi ancak biz davamıza zarar verecek bir şey olmaması konusunda ısrar ettik. BMGK’nin Kudüs, Mescid-i Aksa, Şeyh Cerrah Mahallesi ve işgal altındaki diğer Filistin topraklarındaki halkımıza destek vermeyen bir açıklamasına ihtiyaç yok” tepkisi gösterdi. Filistin El Kuds gazetesi de önceki gün yayımladığı haberde ABD ve Almanya’nın Gazze halkına yönelik kayıtsızlığına tepki verdi. Haberde, şu ifadeler yer aldı: “Filistin halkına yönelik bu yıkıcı saldırılardan sonra gerek İsrail’i silahla destekleyen, onu uluslararası alanda destekleyen ve koruyan ABD’ye gerekse de İsrail’e sorulacak bir soru var: Neyi başardınız? İsrail’in saldırganlığını durdurması için ciddi bir tavır alamayan Avrupa’ya şunu söylemek gerekir: Filistin halkı sizin işlediği savaş suçlarını desteklediğiniz İsrail’in meşru olmayan işgalinin kurbanıdır. İsrail’in Amerikan uçakları ve füzeleriyle katlettiği Gazzeli çocukları görmeniz sizin için daha doğru olurdu.”

VAKALAR ARTIŞ GÖSTERİYOR

Öte yandan, İsrail’in 11 gün süren saldırılarının ardından uluslararası yardım kurumları, Gazze’de hava saldırılarında yaralananlar ve artan Covid-19 vakaları nedeniyle çifte sağlık krizi yaşandığını aktardı. Washington Post’un haberine göre, Gazze’de 11 gün süren İsrail saldırıları nedeniyle en az 248 kişi hayatını kaybetti, bin 900’den fazla kişi yaralandı. Hava saldırılarından kaçınmak isteyenler kalabalıklar hâlinde sığınma alanlarına toplandı ve koronavirüs vakalarında da artış yaşandı. Gazze’de tek koronavirüs test merkezi de İsrail’in hava saldırılarında ağır hasar gördü. Uluslararası Kızılhaç Komitesi, Gazze’ye tıbbi ventilatör, hasta gözlem araçları gibi çeşitli ekipmanları gönderdiklerini açıkladı. Ancak Gazze’ye gönderilen her tedariğin İsrail’in onayından geçmesi gerekiyor. Tıbbi hizmetlere erişim sorunu yaşanabileceğini aktaran Uluslararası Kızılhaç Komitesi, saldırılar sırasında oluşan hasarın Gazze’nin su kaynaklarını da yüzde 40 oranında kestiğini ve yaklaşık 700 bin kişinin bu kesintilerden etkilendiğini açıkladı.

İsrail güçlerinin Gazze’de sivilleri hedef aldığı saldırıların yanı sıra uluslararası basın kuruluşlarının bulunduğu binayı bombalaması da Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) taşındı. Gazze’de bombalanan 13 katlı binanın sahibi Cevad Mehdi’nin avukatı Gilles Devers AFP’ye yaptığı açıklamada, “Filistinli olan bu binanın sahibi, avukatlarına UCM’ye savaş suçu şikayetinde bulunma yetkisi verdi. Uluslararası hukuk, sivil mülke ancak askeri amaçlarla kullanılması halinde zarar verebileceğiniz yönündedir ve durum bundan çok uzak” dedi.

***

Filistin eylemlerinde barış çağrısı

İsrail’de barış ve birlikte yaşama çağrısı yapan binlerce kişi eylem düzenledi. İnsan hakları kuruluşları Standing Together ve Breaking the Silence hareketleri tarafından Tel Aviv’de düzenlenen.eylemde söz alan İsrailli muhalif yazar David Grossman, “Çok katlı binaların iskambil kağıdından yapılmış evler gibi nasıl dağıldığını ve ailelerin göz açıp kapayıncaya kadar nasıl kaybolduğunu şaşkınlık içerisinde izliyoruz” tepkisi verdi. Arap milletvekillerinin ağırlıkta olduğu siyasi partilerin ittifakından oluşan Müşterek Liste’nin Başkanı Ayman Odeh de “Halk bu ülkeye çöken karanlıktan bahsediyor. Yahudiler ve Araplar karanlığı birlikte dağıtacak” açıklaması yaptı. Sol blokta yer alan Meretz Partisi’nin milletvekili Tamar Zandberg ise “Artık bir sonraki savaşı beklemek istemiyoruz, barış istiyoruz” dedi. Başta Avrupa olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde hafta sonu Filistin için destek gösterileri düzenlendi. New York’ta ve Londra, Amsterdam, Brüksel, Paris, Berlin gibi Avrupa kentlerinde “Filistin’e özgürlük” sloganıyla eylemler düzenlenirken Tunus’un Safakes kentinde ve Güney Kore’nin başkenti Seul’de de Filistin halkıyla dayanışma eylemleri yapıldı.