Hipermetrofik Bakışlıyız
Harika bir sofra hazırladım.
Sonra dedim ki, “Bir kuş sütü eksik.”
Yani şimdi o kadar şey var, yaptım. Uğraştım.
“Bir kuş sütü eksik” dedim beğenimi belirtmek için.
Bundan iyisi Şam’da kayısı.
Meşhur bir magazin deyiminin eski versiyonu gibi şampiyon belli ikinci de sensin. J
– Bu arada bu deyimin bir versiyonu daha var onu çok beğeniyorum.
“Bundan iyisi can sağlığı.”
Bu çok iyi bence; motive edici…
Neden böyle bakıyorum konuya, diye düşündüm.
Hep eksiğine bakıyorum.
Bu sadece benim bakış açım değil tabi, hepimiz az çok böyleyiz. Bize öğretilmiş.
Hem de atalarımız tarafından.
Hep eksiğe bakarsak hiç tam, tamam olamayız ki
Her şeyde eksik var.
Hiç bitmez o zaman eksik.
Ay’ı düşünün…
Ay, tam bir ay da yuvarlak oluyor. Ay tam olunca mı ay?
Ya da yuvarlak olmak, tam olmak mıdır?
Mesela odamdaki emektar orkidem tomurcuk veriyor, henüz çiçekli değil eksik mi yani?
Hayır.
Henüz çiçek açmadı sadece.
Kendi sürecinde şu anda tam da olması gerektiği gibi aslında.
Bizim biraz da buna ihtiyacımız yok mu?
“An”da olmaya,”an” da kalmaya.
“Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür.”
Böyle bir deyimimiz var. Sen kendi bahçendeki tavuğa baktın mı şöyle alıcı gözle?
O da komşuna göre kaz oysa ki…
Biz de milletçe görme kaybı da var. Uzağı görürüz sadece, yakını da bulanık.
Bakış hipermetropu.
Eğer bu oldu, bitti demezsen, bu kadar oldu, bu kadarmış demezsen, hiçbir şeyi noktalayamazsın.
Noktalayamazsan da döner durursun o “son” için.
Mükemmeli yakalamak için…
Peki bir şeyin mükemmeli ne ki, kim belirliyor?
“Bazen ne yaparsan yap, olmuyor bazen.”
– Teoman’ın bir şarkısından esinlendim bu bölümü dinlemenizi tavsiye ederim tabi; o bir aşk şarkısı ama olsun denk geldi söylemek istedim. J –
Bu arada, ne kadar olumsuz, kötüleme şeklinde atasözü ve deyimimiz var inanamazsanız.
Ben böyle bir şey düşününce biraz inceledim atasözü ve deyimlerimizi zaten eksik olduğum bir konudur. Eksik olduğum konu J
Mart ayı, dert ayı…
Terzi kendi söküğünü dikemez
Verip pişman olmaktan, vermeyip düşman olmak yeğdir.
Tok iken yemek yiyen, mezarını dişiyle kazar.
Faydasız baş, mezara yaraşır.
Bekârın parasını it yer, yakasını bit.
Kızını dövmeyen dizini döver.
Yaman komşu, yaman avrat, yaman at; birinden göç, birini boşa, birini sat.
Çok gezen tavuk, ayağında pis getirir.
Saçı uzun aklı kısa.
Sakal keçide de var.
Baz bazla, kaz kazla, kel tavuk topal horozla.
Hepsine bir yorum yazasım geldi ama neyse anlayacağımız şu özetle
“Winter is coming” for you.
Müzeyyen Çuhadar
Psikolojik Danışman
Kasımova Psikoloji Merkezi
psikolojikdanışman_mcuhadar
Din hocalarımız da aynı. Cehennemle korkutur, cennetin güzelliklerini anlatmazlar. Ne yapalım demek ki biz buyuz.. Farklı bir konu ama zevkle okudum. Elinize sağlık…