Gerek ‘VAR’ mı?
Teknoloji geliştikçe biz de gelişiyoruz. Öyle ki artık neredeyse onsuz daha önce nasıl yaşayabildiğimizi dahi hatırlamakta zorlandığımız bir zamanda yaşamaktayız. Günümüz dünyasında; tıptan sağlığa, iletişim araçlarından, ulaşıma kadar hayatın hemen hemen her safhasında yer aldığı oldukça hızlı değişimlerden geçmekteyiz.
Bu değişimden futbol da nasibini aldı. FIFA 2018 Dünya Kupası’nda kullanılan Video Yardımcı Hakem (VAR) sistemini, 2018-2019 futbol sezonundan itibaren Türkiye’de devreye soktu. Peki, iyi mi oldu? Memnun muyuz?
Ben kendi adıma “VAR” a karşıyım. Önce 3 hakem, sonra 4 hakem, sonra 6 hakem ve nihayet “VAR”.
Futbol hata oyunudur. Hata olacak ki “gol” olsun. Hakem de futbol maçına dahil bir unsurdur. Yani insan, yani hataya açık.
Hatırlayanlar bilir; Yıl 1986.Kornere giden top, maçın hakemi Ahmet Akçay’ın sırtına çarparak ağlara gidiyor. Ankaragücü, bu gol ile Beşiktaş’ı 1-0 yeniyor. Hata mı hata, hakem yanlış yerde durmuş, o dönem “VAR” olsaydı Top hakeme çarparak gol olduğu için gol geçerli sayılmayacak, hakem atışıyla oyun başlayacaktı. İlgili sezonda da o talihsiz golü kalesinde gören Beşiktaş 56 puan ve averajla Galatasaray’ın önünde ligi şampiyon tamamlıyor.
Yıl 1966, İngiltere Dünya Kupası, İngiltere’nin şampiyon olduğu dünya kupası. İngilizler finalde Almanya ile karşılaşıyor. İngiltere Almanya’yı 4-2 yeniyor ancak çizgiye inen top İngiltere adına gol sayılıyor. Ama hala belli değil gol olup olmadığı.
Yıl 1986. Meksika’daki Dünya kupasında Arjantin Maradona’nın eliyle attığı golle İngiltere’yi kupa dışına itti. Yıllarca bu gol konuşuldu…
Futbol bir efor oyunudur, mücadele olacak, top eline çarpacak veya oyuncu elle oynayacak vs. işte burada basiretli hakemler 180-200 nabız ile, mevcut adrenalin ile anlık karar vermelidir. “VAR” odasındaki ekran hakemlerinin de objektifliği, son dönemde çizilen çizgiler gibi tartışılmaktadır.
Anlatmak istediğim bu maç eğrisiyle doğrusuyla hatası sevabı ile anlık oynanmalı, 10 cm -20 cm ofsayt hesaplanırken futbol konsantrasyonu kalmıyor. Hem ekran başında seyirci hem saha içinde futbolcu 2-3 dakika VAR odasından gelen çizgiyi bekliyor. “VAR” kararı sonrası gol sevinci bile “yapay” “kalıyor. Sanki adet yerini bulsun diye yapılan bir sevinç…
Teknoloji iyi hoş ama bence futbolun doğasını bozuyor. Santimetrelerle tespit edilen ofsaytları bırakın saha içindeki hakemler tespit etsin, bu arada teknolojinin hayatımıza girmesi diyince; affınıza sığınarak bir fıkra paylaşmak isterim:
Köyde yaşayan yaşlı bir adamın poposunda sivilce çıkmış adam hastaneye gitmiş. Elektrikli lazerle tedavi etmemiz lazım ama canınız çok yanar demişler. Adam, olsun demiş. Ameliyat başlayınca adam birden gülmeye başlamış ne oldu diyen doktora; kaç yıldır köyüme girmeyen elektrik şimdi popoma girdi demiş.
Kalın Sağlıcakla,
Kalemine sağlık abi…Yapıyorsun bu işi.
Ben senin gibi düşünmüyorum. Anlatılan örneklerde hep vicdanlar kanamıştır. Ama ne var ki ülkemizde VAR denen sistemi de herşeyi olduğu gibi yüzümüze gözümüze bulaştırmayı başardık. Amaç hatayı tespit etmek ,doğruya ulaşmak değil muktedirlerin istediği sonuçların VAR da kullanılarak 6 hakemin yapamadığını yapmak olarak yorumlanmıştır. Eğer futbol bir temaşã sanatı ise örneğin İngiltere Premier leauge de olduğu gibi çok kısa sürede!! , kimsenin aklında soru işareti bırakmayacak şekilde!!! staddaki dev ekrana da yansıtarak yapılabilirse ve yerde yatma , hakemi aldatma, taç atışını farkli yerden atma vs. Konular orta hakemin hakimiyetinde olursa o zaman futbol futbol olur seyreden herkes zevk alır.
Tüfek icat oldu, mertlik bozuldu.
Var ile hakemlerimiz maalesef işi iyice saldılar, inisiyatif kullanma diye birşeyleri kalmadı, kulakları masa başından gelecek haberde… Futbol hatalar oyunudur, hakemler de bu oyunun bir parçasıdır. Var ile maalesef futbol keyfimiz kalmadı, hiçbir gole anında sevinemiyoruz, acabalara bağlanıyoruz. Var sistemini futbola getirenlere kızıyorum, tebrikler Savaş bey, yine iyi bir konuya değinmişsiniz ama bu konu ile ilgili yazmanız, konuşmamız sanırım nafile, geri dönüş olur mu sizce?