Geçmişteki başarılarımızla övünüp,TFF 1’nci Lig’deki rakiplerimizi küçümseyip,hedefe ulaşmamızın mümkün olmadığını,artık herkes idrak etmeli.
Başkan Kamat ve yönetim hamaset nutukları atarak, ‘Yeşil Beyaz formanın kendisi Play-Off oynar‘, söylemini ve taraftara gaz vermeyi,en azından bu sezon için tedavülden kaldırmalı.
Öncelikle ayaklarımızın üzerine sağlam basmalıyız.
Transfer tahtasını açtırmaktan vazgeçip, öncelikle ‘-3 puan’ cezasını bertaraf edebilmenin yollarını aramalıyız.
Puan silme cezasının alınmaması için ödenmesi gereken para
yaklaşık 26 milyon lira.
Bursaspor’un mevcut mali durumuyla bu parayı biraraya getirebilmesi zorunda ötesinde…
Başkan Kamat’ın açıklamasıyla,TFF ile yapılan görüşme sonucunda dosyaların kapanması için 15 günlük ek süre alındığını öğreniyoruz.
Kısıtlı süre içerisinde durum gerçekten de işin içinden çıkılacak gibi görünmüyor.
Bursaspor’un itibarını ve Süper Lig’deki pozisyonunu hesapsız ve kitapsız harcamalarıyla küme düşüren, genel kurullarda da ibra edilmeyen yönetimlerin Bursa’da hala insan içine çıkabilmelerini kabullenmek zor.
***
Kamat yönetiminin aciliyet arzeden 26 milyonu bulduğunu ve 3 puan silinmesini önlediğini umut edelim de, transfer tahtasını açtırmak Kaf Dağı’nın ötesinde.
Dış transferle kadroyu güçlendirme ihtimali sıfıra yakın olduğuna göre,
mevcut oyuncu grubunu Mustafa Er’in en verimli şekilde kullanması şart.
Genç oyuncularla bu ligde hedefe ulaşmak kolay değil.
O halde,eldeki tecrübeli futbolcuların katkısını üst düzeyde tutmak,liderlik vasıflarını kullanabilecek maharetli bir hocanın işi.
***
Mealen,mevcut kadrodan fubolcu kaybedecek lüksümüz yok!
***
“O aramızda olmayacak, bu aramızda kalmayacak” söylemleriyle teknik adamlık olmaz. Kaptanın seyir kabiliyeti sakin denizlerde değil, dalgalı denizlerde belli olur.
Kulübe,camiaya,formaya,armaya saygısızlık olmadıkça,yaşanabilecek tatsız olaylarda teknik adamda,yönetimde takım menfaati doğrultusunda esnek davranabilmelidir.
Bir disiplinsizlik sözkonusuyla,oyuncuyu doğrudan kaybetmek yerine uygun görülecek bir ceza verilmeli,takımın bir arada tutulması sağlanmalıdır.
Yoksa,
“O sorunlu gitsin, bu uyumsuz yolları ayıralım, şu kulübede oturmak istemiyor kadro dışı bırakalım“, kolaycılığı yerine;
iletişimle sorunları çözüp,takımdaşlık duygusu güçlendirilmelidir.
Profesyonel futbolcular yetenekleriyle özel insanlardır,egoları olması,ilk onbir oynamak istemeleri doğaldır.
Önemli olan,hocanın forma verirken adaletli davrandığına oyuncusunu inandırmasıdır.
Mustafa Hoca daha yolun başında…
Kamat yönetiminin, oyuncu grubunun insani ilişkileri boyutunda hocaya yardımcı olması,hiyerarşiyi zedelemeden sorunları çözmesi gerekir.
***
Bu yıl takım için geçiş sezonudur.
Camia ve taraftar,Bursaspor’un bu sezon ilk onda yer almasını kabullenmeli,
şampiyonluk hedefi için,hesap-kitap işi önümüzdeki sezona bırakılmalıdır.
Doğrusu da budur…