Ferdi Tayfur: Bir Devrin Sonu
Bugün yalnızca arabesk müziğin değil, bir devrin de kapanışına tanıklık ettik. Ferdi Tayfur, yüreğimize dokunmuş, acılarımıza ses olmuş, sevinçlerimize eşlik etmişti. O artık aramızda değil. Ama bıraktığı eserler ve hatıralar, onu hep yaşatacak.
Ferdi Tayfur, hayatı boyunca yalnızca bir sanatçı değil, bir hikâye anlatıcısı oldu. Her şarkısında başka bir öykü, başka bir yara vardı. “Çeşme” dediğimizde o hüzün dolu melodiler kulaklarımızda yankılanır, “Bana Gerçekleri Söyle” dediğimizde içimizde bir yerler sızlardı. Çünkü Ferdi Tayfur, sadece şarkı söylemedi; bizim hikayelerimizi söyledi.
Adana’dan çıkıp Türkiye’nin kalbine kazınmak kolay değildi. Ama onun sesi; tarlalarda çalışan işçinin, aşk acısıyla kavrulan gencin, ayrılıkların derin izlerini taşıyan bir milletin sesi oldu. O bizim “Ferdi Baba”mızdı.
Hayat, ona kimi zaman sert davrandı. Sağlık sorunları, zor günler… Ama o, yılmadı. Müzikten sinemaya, edebiyattan prodüksiyona kadar her alanda eser vermeye devam etti. Hangi köy kahvesine girseniz onun şarkıları eşlik ederdi sohbete. Hangi ayrılık hikayesi anlatılsa onun sesiyle ağlanırdı.
Şimdi gökyüzüne bir yıldız daha bıraktık. Ama bu yıldız, ışığını hiç kaybetmeyecek. Her dinlediğimizde, her hatırladığımızda, onun sıcaklığını hissedeceğiz.
Teşekkürler Ferdi Tayfur… Bize kendimizi anlattığın için, hüzünlerimizi güzelleştirdiğin için… Ruhun şad olsun