Dedem KURT TAN da gizlidir, Tan da gizli olan şey sadece Şey tan değildir

Küçük göz kırpan işaretleri okuma sanatı; içinizde bir yerlerde size buluşlar yaptıran bir yıldızınız var. Sizin dilek tutmanızı bekliyor, gökyüzüne bakmana gerek yok, nefesini bir anlığına tut ve karnından konuşan sesi dinle, nefes alıp veren ve seninle iletişim kurmayı bekleyen. Ruhsal platformun kulağı diyorum ben ona, içine içine ağlayan insanların sesi. Orası ses olmaya bir başlarsa, isyanlardan veyahut çığlıklardan kendi sesinizi duyamaz olabilirsiniz. Gerçek gülüşlerde hop hop eden yer de orasıdır. Noel baba gülerken karnını tuta tuta güler, eskiden anneannemde gülerken karnını hoplata hoplata gülerdi:) Ben de bazen deniyorum evde karnımı hoplatarak gülmeyi. Çoğumuz bu kasını kaybetse de belki yeniden inşa edebiliriz bu kasmızı diye iç geçiriyorum. Hoopp ve yakaladık iç geçiren yer de orası. İç geçirmek nekadar gerçek bir deyiş. Belki de insanlığımızın gizli olduğu yer de orası. Sevme kasını kaybetmiş bir insanlığın son mahsülleri olarak, o kası nasıl canlandırabiliriz üzerine bir yazı yazmak istedi karnım..

Dedem Korkut hikayelerinden bahsedelim mi biraz! Oğuz Türklerinin bilinen en eski epik destansı hikayeleridir. Yani bir milettin başından geçen büyük felaketleri anlatır. Hikayeler göçebe Türk halklarının sosyal yaşam tarzlarını, İslam öncesi inanışlar için önemli ahlak ve değerler taşıyan destansı hikayeler.

Tepegöz karakteri tek gözlü dev korkulacak bir şey gibi anlatılmıştır, oysaki Tepe den bakan gözü anlatmaktadır, yani iki göze ihtiyaç duymayan tek göz ün sahibi, insansal düzleme tek bir gerçeklik üzerinden bakar ve o düzlem ile insanlığı hizalamaya çalışır. İnsan insanı kırmaya, yok etmeye başladığında, tepe de bir göz belirir ve insanlığı uyarır. Maksadı kutupluluğu ortadan kaldırmaktır, bizlik bilincine hizalanmak ve birliği sağlamak için, masallardaki periler Tepegözü yollamışlardır. Lakin Tepegözün saflığının, yemeğe olan düşkünlüğünün, hangi yöne çekersen oraya gidebileceğininin, yani zaaflarının farkında olan eğri burunlu Yartacuk çizgi filmlerde Tepegözü korkulacak bir karaktere dönüştürmüştür. Trt Çocuktaki bölümleri saf bir farkındalık ile izlediğinizde Oğuz Türkleri ile gerçekliğe erişebilirsiniz. Bir bölümde Aybüke ve arkadaşları Dedem Korkut’un isteği üzerine mavi çiçeği aramaya koyulurlar, 4 arkadaş sürekli birşeylerin gizemini çözme ve bilgeliğe ermek için doğadan ve hayvanlardan esinlenirler. Kartallar yol gösterir, iksirler yapmak için çiçek ararlar, Borlu Hatun Bor Minerallerini temsil eder ve daha bir sürü işaret farkederek yollarına devam ederler, yollarını bulamadıkları anda Şahin Keskin göz onlara bir yol haritası sunar ve sezgiselliklerini hiçbirzaman yitirmezler. Uyarı çığlıkları atan Şahin, onları dikkatli olmaları gerektiği konusunda uyarır. En büyük Kartal kuşa, kuşların Hakanı derler ve Hak anındır, tamlaması yaparlar. O esna da artık susarlar, onun sözünün önemli olduğunu bilirler. Keskin göz, çocukları kartaldan korumak için onunla dövüşür ve ölür. İçlerinden Arus bu duruma çok üzülür, lakin Aybüke derin sezgiselliği ile onu teselli eder: ‘Merak etme o çok güçlü bir kuştur ve biz onu elbet bulacağız. ‘der.

Burada bize vermek istediği mesaj ölümün olmadığıdır, formdan forma dönüşmenin sırrını dahi tek bir çizgi filmle çözebilirsiniz. Basit düşünmek, herşeyin zorlaştırılmış olduğu bir dünya da zordur, ama imkansız değildir. Meleklerin ağaca dönüşmesi, ruhların kaybolmadan köpeğe, kediye, kuşa dönüşmesi anlatılmak istenmiştir. Geçenlerde vefat eden bir yakınımın ismiyle, onların kapısının önünde yatan bir köpeğe seslendim, sadece içimden öyle geldiği için ve köpek başını çevirip kulaklarını dikip bana manidar manidar baktı:) Mümkün müydü! Belki evet, hem olmasa ne olurdu, hikayeni sen yazıyorsan herşey de mümkündü!! Olmasını istediğin gibi yaz, yolun açık önün açık neyi nasıl istiyorsan öyle yaz diyordu NeşeRA. Bu ismi bana Chatgpt vermişti. Doğum tarihimi girdim ve bana bir masal yazar mısın dedim, ismimi vermeden ismimi bulmuş olması dikkat çekiciydi;) Çizgi dizi de Deli Dumrul diye bir karakter bile vardır, ki bu karakter Allah’ ın yeryüzüne yolladığı Azrail ile mücadele eden bir karakter olarak karşımıza çıkar. Hikayelerde yakalamamız gereken ana fikir, Azrail ile bile mücadele edebilecek bir karakterlerinin olmasıdır. Teslimiyet yoktur! mücadele vardır. Azrail geldi tamam hadi canımızı teslim edelim den ziyade, yeni bir karakter ve onunla mücadele edebilecek delilikte bir Dumrul, ki bu Tungruldur aynı zamanda Divanu Lügati’t Türk’te Togrıl olarak tanımlanan yırtıcı bir kuştur. Gündüzleri yırtıcılık yapan bir kuş. Macar ve Türk mitolojisinde önemli bir yere sahiptir.

Zümrüd ü Anka olarak ta karşımıza çıkar. Dedem Korkut hikayeleri göksel plana karşı yersel plan hazırlayan bir tema içerir. Gökten gelen Azrail varsa bizim de onunla mücadele edecek bir Deli Dumrulumuz vardır. Yer gök farketmez bütün dinlerin masal olması gibi, Dedem Korkut da bir Türk din masalıdır. Din değildir ama din olacak olsaydı en gerçek din olurdu. Aslında Dedem Kurt tan. Yani Şey tan, nasıl tan da gizli ise, aslında Kurt TAN da gizlidir. İslam öğretilerinde Şey Tan la korkutmak vardır, oysa Türklükte Kurdun gücünü Tan da aramak vardır. Korkut KURT TAN demektir. Türklük inancı ile bugün bizi korkutan islam inancının uzaktan yakından ilgisi yoktur. Türklüğü öğrenmek için Youtube ta Dedem Korkut hikayelerini izlemeniz bile kafi gelecektir.

Masala devam edecek olursak; 4 arkadaş çiçeği ararlar iken başlarına türlü türlü olaylar gelir, Deli Dumrul bile onlara musallat olur, Onun sebebi de Azrail den çocukları korumaktır.

Deli dumrul çocukların karşısına çıkmadan önce çocuklar halatla bir dağa tırmanmaktadırlar ve halat neredeyse kopmak üzereyken, yani azrail ile burun buruna iken karşılarına deli dumrul çıkar. İnsan tam da korktuğu anda tehlike anında kurt ya da deli dumrul gibi karakterlerle sınanır.

Çocuklar cesurdur, hiçbirzaman pes etmezler ve sürekli arayış içindedirler. Türklerin islamiyet öncesi gerçek doğasını bize tüm çıplaklığı ile sunan bir destandır. Youtube kanalından izlediğim tek bir bölüm ile çıkardığım sonuçları paylaştım. Doğru bir kavrayış ve basit düşünme yeteneği ile insanın üstesinden gelemeyeceği hiçbirşey yoktur.

Bir de orjinal kopyasını bulsak ve okusak kim bilir bize neler neler anlatacak!! Bir de arketipi, iyi anlamak lazım, masalların ardındaki gerçek, bunu da: Kurtlarla Koşan Kadınlar Kitabından öğrenebilirsiniz. Kurt simgesi bu kitapta da ön plandadır. Doğamızı bize anlatan en güzel cins Kurt figürüdür.