Cildimizi bekleyen tehlikeleri azaltabilir miyiz?
Güneşe maruz kalacaksak. önceden bazı önlemler alarak, cildimizdeki ve eklerindeki yıpratıcı etkilerini asgariye indirebiliriz. Yaz öncesinde, cildin protein ve nem kapasitesini artıran terapilerin uygulanmasinda büyük yarar vardır. Meyve asitleriyle yapılacak hafif peelingler, cildin ışığa karşı duyarlılığını artırmayan yumuşak lazer uygulamaları, cildin yaşamsal fonksiyonlarını gençleşme lehine geliştiren ses dalgalarının oluşturduğu ultrasonoterapiler, cilde çeşitli vitamin, mineral, amino asit, protein, enzimler ve benzeri maddelerin kazandırılmasını sağlayan yöntemlerden faydalanmak mümkündür. Özellikle, cildin protein yapısını geliştiren en önemli terapi olan ve 12 ay boyunca güvenle uygulanabilen R-Altın Frekans, cildin protein içeriğinin bir seansta % 85 oranında artırılabildiği bilimsel olarak kanıtlanmış durumdadır.
Koruyucuların da Mutlaka Kullanılması Gerekiyor…
Güneş ışınları içerisindeki zararlı ultraviyole ışınların cildin hasar görmesine neden oluyor. Bu ışınların cilt tarafından emilmesini azaltıcı dermakozmetikler de güneş koruma ürünleri adı veriliyor. Güneş koruma ürünlerinın görevlerini % 100 yapmaları demek, ışıktan % 100 korunulduğu anlamına gelmiyor. Güneş koruyucunuz ne kadar iyi veya yeterli olursa olsun güneşten korunmaya da mutlaka azami dikkat göstermeniz gerekiyor
Güneş koruyuculann içeriğindeki filtrelerin çeşitliliği, miktarları ve uygulama sonrasında ne kadar süre ile etkin koruma sağlayabildikleri son derece önemli.
Bakım her zaman tedaviden önce gelir, bakımlarınızı aksatmazsanız tedavilere ihtiyaç kalmaz.
Kendinize güzel bakın ✨
Sevgiyle…
Sevil MURADOVA
Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Uzmanı
Güzellik Koçu
www.sevilmuradova.com