CHP Bursa Kestellilerin ‘mera’mını dinledi

CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca ve milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Minareliçavuş’ta yer alan cezaevinin Kestel’deki mera alanına taşınma iddiasına tepki göstererek köylülere destek verdi.

Minareliçavuş’taki Bursa Cezaevi’nin taşınması için, ağırlıklı olarak hayvancılıkla geçinen Kestel’in Soğuksu Köyü merasının kullanılacağına ilişkin açıklamalara Kestel’de büyük tepki oluşurken, Cumhuriyet Halk Partisi Bursa İl Başkanı İsmet Karaca ve Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu köye giderek merada incelemelerde bulundu. CHP Kestel ilçe örgütünün “Meramıza dokunma! Kestel’e Üniversite istiyoruz, cezaevi değil” sloganıyla düzenlediği basın açıklamasına katılan Karaca, ilçeye üniversite kurulmasını bekleyen Kestellilerin bu beklentisi gerçekleşmediği gibi bir de meraya cezaevi inşasıyla karşı karşıya bırakıldığının altını çizdi.

CHP Kestel İlçe Başkanı Hatice Doğan, İl Kadın ve Gençlik Kolları başkanları, il ve ilçe yönetim kurulu üyelerinin de katıldığı Soğuksu Köyü ziyaretinde köy muhtarı Mehmet Altun’dan bilgi alan heyet daha sonra yeni cezaevi arazisi olarak kullanılmak istenen meraya geçti. Halen küçük ve büyükbaş hayvanların otladığı merada yapılan açıklamaların temelini ise cezaevi inşaatı için verimli topraklar ve meraların değil, kıraç arazilerin kullanılmasının daha doğru olacağı uyarısı oluşturdu.

İSMET KARACA: “BÖYLE BİR MERAYA CEZAEVİ YAPILMASI İÇ ACITICI”

CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca son 5 yılda Türkiye’de 94 yeni cezaevi yapıldığının altını çizerek, “Bu eğitim sistemi bu ekonomik düzen devam ettiği sürece 194 tane cezaevi de yapsalar sonuç değişmez. 280 bin civarında yurttaşımız tutuklu ya da hükümlü olarak cezaevlerinde. Bu sistem bu sömürü düzeni bu çarpık ekonomik yapı devam ettiği sürece bu cezaevleri yetmez. Eşitlikçi, özgür, adil bir ekonomik sistemimizin olması, insanların hakça paylaşması gerekiyor” dedi.

Köylü için büyük önem taşıyan meraya cezaevi yapılmasının insanın içi acıttığını kaydeden Karaca, “Bu bölgeye cezaevi yapmak da şu anki siyasi iktidardan beklenirdi. Biz köylülerimizle birlikteyiz. Buraya cezaevi yapılmaması için yasal koşullar içerisinde ne yapılması gerekiyorsa tüm desteği sağlayacağız. Ve emin olun ki bu cennet köşesi yer de kurtulacaktır” diye konuştu.

KAYIŞOĞLU: “AKIL TUTULMASINDAN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİL”

CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu da işsizliğin yüzde 14’leri bulduğu bir dönemde, geçimini tarımla, hayvancılıkla uğraşarak sağlayan insanların teşvik edilmesi ve desteklenmesi gerekirken, mera alanlarına cezaevi yapılarak geçim kaynaklarının yok edilmeye çalışılmasının akıl tutulmasından başka bir şey olamayacağını belirterek şöyle konuştu:

“Mera alanına cezaevi yapmaya çalışmak utançtır, günahtır. Ülkede suç oranının gün geçtikçe arttığını görüyoruz. Bunun pek çok sebebi var. İşsizlik var, ekonomik nedenler var… Bunlarla mücadele edip suç oranını azaltmak yerine ülkeyi daha huzurlu, güvenli bir yer haline getirecek politikalar uygulamak yerine, üretimi desteklemek yerine cezaevi yapılması, büyütülmesi gibi uygulamalar hepimizi üzüyor. Köylülerimiz meralarına cezaevi yapılmasını istemiyorlar. Biz de onların yanındayız.”

DOĞAN: “SOĞUKSU KÖYÜ TARIM VE HAYVANCILIĞIYLA ÖN PLANDA”,

CHP Kestel İlçe Başkanı Hatice Doğan da, merasına cezaevi yapılmak istenen Soğuksu Köyü’nün tarım ve hayvancılığıyla ön planda olduğunu belirterek, “Bugün var olan cezaevi olduğu yerde kalsın. Bugün Kestel’de yatırım olarak eğitime, süthanelere, köylerimizin bütünleşmesine, soğuk hava depolarına ihtiyacımız var. Hava kirliliğini önleyecek çalışmalara ihtiyaç var. Kestelliler cezaevi de, üçüncü sınıf vatandaş muamelesi görmek de istemiyor” dedi.

MUHTAR ALTUN: “CEZAEVİ YAPILACAKSA, ATIL YERLERE YAPILSIN”

Muhtar Mehmet Altun, cezaevi yapılmasına değil, merada yapılmasına karşı olduklarını belirterek, “Devletin burada çalışması var, mera ıslahı üzerine, tel örgüyle çekilmiştir. Tapuya yeniden mera olarak tescili geliyor. Biz cezaevi olmasına karşı değiliz ama meralarımıza yapılmasına karşıyız. Bizim geçimiz kaynağımız tarım ve hayvancılık. O da gittiği anda bizim işimiz bitti. Atıl yerler var, cezaevi oralara yapılsın” şeklinde konuştu.