Aferin Takım

TFF 1. Lig’in son haftasında Ankara Keçiörengücü’ne 3-0 yenilen Bursaspor, sezonu 46 puanla 10’uncu sırada tamamladı. Gerek pandemi koşulları, gerekse maddi zorluklar nedeniyle sezon başı hazırlık kampı yapmadan, tek bir hazırlık maçı ile lige başlayan, transfer tahtasının kapalı olması nedeniyle elindeki gençlerle mücadele eden Bursaspor’u alkışlamak gerek. Benzer koşullarda lige giren Eskişehirspor, mevcut kadrosu ile aynı şartlarda başarılı olamayıp bir alt lige düşerken, Bursaspor’un ligdeki yeri ve kazanımları çok önemlidir. Ülkemizin en kaliteli alt yapı üretim merkezi olan Vakıfköy, Türk futboluna yeni gençler hediye etmiştir. Söz konusu gençlerin Türkiye ve Avrupa’da izlenmesi hepimiz için gurur verici bir gelişmedir.

Pandemi koşullarının tüm takımlar için dezavantaj yarattığı malum ama bence Bursaspor’un gençlerinin maçlarını seyircisiz oynamasının olumlu etkileri de oldu. Tribün başarısı ve itici gücü tartışılmaz olan Bursaspor seyircisinin önünde 18-19 yaşındaki gençlerin oynaması kolay olmayacaktı. Genelde takımlar genç oyuncularını, sahaya, atmosfere ve en önemlisi seyirciye adapte olması için maçların son bölümlerinde oyuna sokar.  Bir nevi oryantasyon eğitimi olan bu son bölümlerde maç garanti altına alınmış,seyirci rahatlamış ve takıma olan desteği devam eder durumdadır. Genç oyuncular fazla etkilenmeden, yavaş yavaş böyle takıma kazandırılır. Bursaspor gençlerinin çoğu alt yaş gruplarında oynamış topçular ama Timsah Arena’da dolu tribünler önünde, yoğun seyirci baskısı altında oynamaları çok daha farklı olacaktı. Bursapor’un sezonun ikinci yarısında beş haftada 1 puan aldığı dönemde, dolu tribünler olsaydı ister istemez tepkiler olacak, tecrübe eksikliğinden kaynaklanan basit hatalarda bile uğultular yükselebilecekti. Yoğun baskı altında gençler, yeteneklerini gösterme konusunda sıkıntı ve özgüven kaybı yaşabilecek, belki şu anda futbol vitrinine çıkmış gençleri o şartlar altında kaybedebilecektik. Her şerde bir hayır varmış, gençlerin fazla seyirci baskısı hissetmeden en az stresle kazandıkları TFF 1 Lig tecrübesi ve özgüvenleri onların mesleki kazanımları olacaktır. Söz konusu bu kazanımları önümüzdeki sezondan itibaren çok net görebileceğimizi düşünüyorum.

Sezon başı hedefi olan ligde kalmanın yanında, Türk futboluna ve Bursaspor’a gençlerin kazanılması sportif başarıdır, Bundan sonraki dönemde Bursa halkının beklentisi 22 Mayıs’ta yapılacak olan kongrede ciddi ve güçlü bir yönetim ile gelecek sezona hazırlanılmasıdır.Mevcut yapının korunması yanında, maddi kazanç sağlanılması muhtemel futbolcu topluluğuna sahip Bursaspor’da yeni yönetimin, strateji bilgisinin ve yeteneğinin olması, kulübün kurumsal zihniyetle yönetilmesi gerekmektedir. Çok iyi bir yönetim anlayışına paralel olarak da sportif başarı beraberinde gelecektir.