Ramazan pidesi tüketirken 3 altın kural
Beslenme ve Diyet Uzmanı Hazal Çatırtan Çobanoğlu, yüksek bir besin olan pidenin; insülin direnci, diyabeti ve kilo sorunu olan kişilerin daha da dikkatli tüketilmesinin şart olduğunu belirtti.
İSTANBUL (İGFA) – İftar sofralarının sıcacık lezzeti Ramazan pidesi, hele de gün boyu süren açlığın ardından ‘nasıl olsa yılda bir ay yiyeceğim, bir şey olmaz’ denilerek gereğinden fazla tüketilebiliyor. Oysa her şeyi olduğu gibi pideyi de ölçülü tüketmek, aşırıya kaçmamak şart. Acıbadem Altunizade Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Hazal Çatırtan Çobanoğlu, “Ramazan pidesi, beyaz unla yapılan mayalı bir ekmek çeşidi. 1 avuç içi pide (4 boğum) 2 ince dilim beyaz ekmeğe denk geliyor. Gün içerisinde uzun süreli açlığın etkisi ile pek çok kişi tüketirken kendine sınır koymuyor. Oysa beyaz undan yapıldığı için kan şekerini kolay yükseltebilen, glisemik indeksi yüksek bir besin olan pideyi; insülin direnci, diyabeti ve kilo sorunu olan kişilerin daha da dikkatli tüketmesi şart” dedi.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Hazal Çatırtan Çobanoğlu, “Pideyi sahurda ya da iftarda tüketin; her iki öğünde birden tüketmeyin. Beyaz undan olduğu için kan şekerini yükseltme etkisi daha fazla olan pide, hızlı acıkmanıza yol açacağından, gün içindeki acıkmayı engellemek için sahur yerine ftarda tüketmeniz daha uygun olacak. Aynı öğünde çorba, pilav, makarna, ekmek gibi içerik yönünden pideye benzer yiyecekler tüketilecekse pide o öğünde çok az tüketilmeli veya tüketilmemeli” açıklamasında bulundu.