TSK’dan devrolan sağlıkçılar hak arayışında
Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Genel Başkanı Özlem Akarken, unvanları elinden alınan binlerce sağlık astsubayı ve sivil memurların hali hazırda dava süreçlerinin devam ettiğini ve lehe sonuçlanan davaların mevcut olduğunu belirterek, özlük haklarının korunamaması bir yana kazanılmış sertifikaların iptalinin büyük bir hukuksuzluk örneği olduğunu söyledi.
İSTANBUL (İGFA) – 26 Ağustos 2016 tarihinde çıkartılan kararnameyle Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait 33 askeri hastane Sağlık Bakanlığı’na devredilmişti. Bu hastanelerde çalışan subay, astsubay ve sivil memurların özlük hakları ve konumları ise çözüme kavuşturulmadı. Son olarak binlerce sağlık astsubayının ve sivil memurun hak ederek kazandığı sertifikalardaki unvanları ellerinden alındı.
‘BEŞ YILDIR HAKLARINI ARIYORLAR’
SAHİM-SEN Genel Başkanı Özlem Akarken, TSK’dan devrolan sağlıkçıların özlük haklarının hiçe sayıldığını belirtti. TSK mensubu sağlık çalışanlarının özlük haklarının elinden alındığını şimdi de kamuda kazanılmış hak olan sertifikaların geçersiz kılındığını belirten Genel Başkan Akarken, “Sağlık Bakanlığı’nda endüstri meslek lisesi mezunu olup sertifikalarla teknisyenlik yapan kişiler varken sağlık alanında yılların kurumu GATA’nın verdiği sertifikalardaki Röntgen, EEG, EKG, Anestezi, Cerrahi, Laboratuvar gibi unvanlara sahip çalışanlar ‘Toplum Sağlığı Teknisyeni’ yapıldı. Kazanılmış sertifikalarının, eğitimlerinin geçersiz olduğu açıklandı. Özlük hakları bir tarafa, geçmişlerinin silinmeye çalışılması, aldıkları eğitimin hiçe sayılması vatan savunmasında mesai mefhumu gözetmeden yıllarda çalışmış kişilere yapılan büyük bir hukuksuzluk örneğidir” ifadelerini kullandı.
Öte yandan son günlerde Milli Savunma Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı’nın ortak çalışmayla askeri hastaneleri yeniden devreye sokacak şekilde ‘güvenlik hastaneleri’ kurulacağının konuşulduğunu vurgulayan Akarken, “Güvenlik hastaneleri adı altında askeri hastaneler yeniden devreye sokulacaksa, neden kapatıldı? Binlerce sağlık çalışanı 5 yıldır sertifikalarında geçen unvanlarıyla çalıştıkları halde neden unvanları alındı? Hastaneler yeniden açılacaksa, Sağlık Bakanlığı’nda kalanların hakları korunacak mı? Devirden sonra çoğu personel istifa veya emekli oldu kalan sayı net olarak biliniyor mu? Devirden sonra geri dönmek için verilen dilekçeler neden değerlendirilmedi?” sorularını yöneltti. Akarken, sağlık çalışanlarının hak ihlallerini en yüksek tonda seslendirmeye devam edeceklerini söyledi.