Marmara ve Ege Bölgeleri su kıtlığı alarmı veriyor

Canlılarca erişilebilir ve kullanılabilir tatlı su, dünyamızdaki suyun yüzde 0,5’i ile sınırlı. Dünya genelinde kullanılabilir ve erişilebilir su kaynaklarının kıtlığı, evrensel bir kabulle “Küresel su krizi” olarak ifade ediliyor.  

İklim krizi kaynaklı seller ve kuraklıklar su havzalarını ve kaynakların üzerindeki riskleri artırıyor. Türkiye’de de özellikle Marmara ve Ege Bölgelerinde hızla artan nüfus, yoğun tarım, sanayi ve inşaat faaliyetleri, su kaynakları üzerinde baskı oluşturuyor. Günümüzde suyun verimli ve tasarruflu değerlendirilmesi büyük önem taşıyor. Endüstriyel arıtma cihazları konusunda alanında 30 yılı aşkın köklü geçmişiyle 6 kıtada ve 80’i aşkın ülkede tercih edilen Türkiye’nin global su arıtma markası Rielli, su tüketiminin yüksek olduğu inşaat sektörüne, su verimliliği ve geri dönüşümü konularında büyük fırsatlar sunuyor.

Erişebilir ve kullanılabilir tatlı su kıtlığını ifade eden küresel su krizi, dünya genelinde milyarlarca kişinin hayatını etkiliyor, göç ve çatışma risklerini artırıyor. İklim değişikliğinin de etkisiyle dünya genelinde hızla büyüyen bir sorun olan su kıtlığı, Türkiye’de etkilerini gösteriyor. Özellikle Marmara ve Ege Bölgelerinde hızla artan nüfus, yoğun tarım, sanayi ve inşaat faaliyetleri, su kaynakları üzerinde baskı oluşturuyor. Bu durum, tüm endüstrilerde olduğu gibi inşaat sektöründe de su kaynaklarının verimli kullanımını ve suyun geri dönüşümünü zorunlu hale getiriyor.

Endüstriyel arıtma cihazları konusunda alanında 30 yılı aşkın köklü geçmişiyle 6 kıtada ve 80’i aşkın ülkede tercih edilen Türkiye’nin global su arıtma markası Rielli, inşaat sektörüne yönelik çözümleriyle atık sularda yüzde 90-95’lere varan geri kazanım oranları sağlıyor ve Ters Ozmoz sistemleriyle deniz suyunu arıtarak kullanım suyu elde ediyor.

Her gün bin 200 haneli bir mahallenin ihtiyacı kadar suyu geri kazandırıyor

Rielli’yi bünyesinde barındıran Kazancı Çevre Tekniği’nin Kurucu Genel Müdürü Artun Kazancı, su tüketimi yüksek inşaat sektörünün, verimlilik ve geri dönüşüm konularında büyük fırsatları da barındırdığını vurgulayarak, “İnşaat sektörünün öncü firmalarıyla iş birliklerimizde önemli su geri kazanım değerleri sağladık. Farklı inşaat firmalarıyla, İstanbul ve Yalova’da, konut projelerinde ve ticaret merkezlerinde atık suların geri kazanılarak yeniden kullanılmasını sağlayan gri su arıtma sistemleri veya tuzlu sudan içme suyu üretme tesisleri kurduk. 2023’te tamamlanan ve 2024’te tamamlanacak projelerimiz toplamda her gün, yaklaşık 1.200 hanelik bir mahallenin günlük su ihtiyacını karşılayabilecek su üretimi sağlıyor” şeklinde konuştu.

Yalova’da her yıl, deniz suyundan Sakarya Akgöl Göleti’nin hacmi kadar su elde ediyor

Kazancı, “Yalova’da kurulan deniz suyu arıtma sistemimiz ise, saatte 12,5 metreküp kapasiteyle çalışıyor. Bu sistem, yılda yaklaşık 109.500 metreküp, yani Sakarya’nın Karasu ilçesinde bulunan Akgöl göletinin su hacmi kadar su kazanımı sağlıyor. Bu projelerle, inşaat sektöründe su verimliliği ve geri dönüşümü konusunda büyük adımlar atmış olduk. Su kaynaklarının korunmasına ve suyun verimli kullanımına önemli katkılar sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Kuzey Afrika’ya 15-20 bin kişinin günlük ihtiyacını karşılayan çözüm ihracı

Türkiye’nin global su arıtma markası Rielli’nin 30 yılı aşkın köklü geçmişiyle 6 kıtada ve 80’i aşkın ülkede tercih edildiğini belirten Kazancı,” Kuzey Afrika’ya, kurmuş olduğumuz Deniz Suyu Ters Ozmoz Sistemi, 3 bin metreküp günlük kapasitesiyle deniz suyundan yaklaşık 15-20 bin kişilik bir nüfusun günlük su ihtiyacını karşılayacak kullanım suyu elde edilmesini sağlıyor. Bu projemiz, su kıtlığına karşı geliştirdiğimiz uluslararası çözümlerimizden sadece birini ifade ediyor. Su kıtlığına çözüm sunan projelerimizle hem ülkemize hem de dünyaya katkı sağlamaya devam ediyoruz. Gelecekte de su kaynaklarının verimli kullanımı ve geri dönüşümü konusundaki çözümlerimizi genişleterek, çevresel sürdürülebilirlik ve su güvenliği alanında öncülük etmeyi sürdüreceğiz” dedi.